Kocaeli Üniversitesi öğrencileri, ağustos ayında Romanya’da katılacakları yarışma için Formula 1 prototipi otomobil üretiyor. Emisyon değeri olarak doğayı daha az kirleten bir araç tasarlanırken, aynı zamanda da yüksek performanslı olması için çalışmalar sürüyor. Takımın en büyük hedefi ise üretilen otomobilin 3 saniyede 0’dan 100’e çıkabilmesi.
Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinden oluşan KOÜ Racing takımı, ağustos ayında Romanya’da düzenlenecek olan Formula Student yarışmasına hazırlanıyor. Yarışma çerçevesinde Formula 1 prototipi bir araç üreten öğrenciler, projelerini çevre dostu olacak şekilde tasarlıyor. Elektrikli üretilen otomobilin emisyon değeri olarak içten yanmalı araçlara göre doğayı daha az kirletmesi bekleniyor. Öte yandan, takım üyeleri hedeflerinin sürdürülebilir enerjiye katkı sağlamak olduğunu belirtti. Bir diğer hedef ise yüksek performanslı otomobilin 3 saniyede 0’dan 100’e çıkabilmesi. Üniversite içerisindeki bir atölyede tüm aşamaların hazırlıklarını ve işçiliklerini kendileri yapan öğrenciler, projenin daha geliştirilebilir olması için de sponsorlara çağrıda bulunuyor.
“El ve mühendislik becerilerimizi geliştirmek için çalışmalar yapıyoruz”
Kocaeli Üniversitesi Otomotiv Mühendisliği Bölümü 4. sınıf öğrencisi ve aynı zamanda KOÜ Racing takım kaptanı olan Dursun Can Polat, “Hazırlandığımız yarışma Formula Student diye geçiyor. Formula 1’in lisans seviyesindeki hali diyebiliriz. Uluslararası bir yarışma ve yaklaşık 600 civarı üniversite katılım gösteriyor. 25’den fazla ülkede de düzenleniyor. Aslında üniversite içerisinde sadece derslerle uğraşmaktansa bu tarz bir projeye de zaman ayırarak hem de el becerilerimizi ve mühendislik becerilerimizi geliştirmek konusunda çalışmalar yapıyoruz” dedi.
“Sürdürülebilir enerjiye katkı sağlayan bir ekip olmak istiyoruz”
Aracın bazı teknik özellikleri ve takımın çalışmaları hakkında da bilgi veren Polat, “Takım olarak 2019 yılında kurulduk. Elektrikli Formula Student konseptinde araç yapmaya karar verdik ve ilk çalışmalarımız yarışmanın kural kitabını incelemek oldu. Daha sonra diğer takımların araçlarını inceleyerek nasıl bir araç yapmamız gerektiğini, nasıl farklı bir şey üretebileceğimizi düşündük. Bu çalışmalar bilgisayar üzerinde belli başlı tasarım programları kullanarak başlıyor. Sonrasında tasarladığımız parçaların dayanım analizini yapmak için çalışmalar yaptık. Bunlara ek olarak da tasarımları hayata geçirmek için üretime geçtik. Bu aşamaya kadar geldik. Şu an montaj aşamasındayız. Aracımızı 4 teker üstüne kaldırdık ve yürür hale getirmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Aslında mottomuz iyi mühendislik yapıp geliştirebilmek ve sürdürülebilir enerjiye bir nebze olsun katkıda bulunmak. Elektrikli bir araç yaptığımız için içten yanmalı bir araca göre emisyon değeri olarak daha az doğayı kirletiyor. Bu sebeple batarya konusunda yaptığımız ekstra Ar-Gr çalışmalarıyla birlikte sürdürülebilir enerjiye katkı sağlayan bir ekip olmak istiyoruz. Burada batarya içerisindeki pillerin daha önce geri dönüştürülmesiyle birlikte bu pilleri tekrar hayata döndürerek bataryamıza eklemeyi hedefliyoruz. Ayrıca elektrik motorumuz da diğer takımlardan farklı olarak sıfırdan üretildi ve üretimi Türkiye’de gerçekleştirildi. Burada sponsorlarımızın desteğiyle önemli bir iş başardığımızı düşünüyoruz. Çünkü Türkiye’de elektrik motorunu üretip yarışmaya katılan bir takım şu an için yok. Belli bir yüzdeyi tamamladık. Ekstra motor montajını ve batarya montajını tamamlayacağız. Bazı noktalarda maddi olarak desteğe ihtiyacımız oluyor. Maddi zorlukları giderebilirsek aracımızı yürür halde Romanya’ya götüreceğiz. Orada yarışarak hem ülkemizi hem üniversitemizi başarılı bir şekilde temsil etmek istiyoruz. Bize destek oldukları sürece aslında bilime destek oluyorlar” ifadelerini kullandı.
“Aracımızın hem çevre dostu hem yüksek performanslı olması bizi diğer araçlardan ön plana çıkarıyor”
KOÜ Racing’in organizasyon ve proje yönetimi kısımlarında yer alan Yasemin Kılıç, “Organizasyon birimi olarak sponsorluk arayışındayız. Sürekli şirketlerle iletişime geçip destek olmalarını bekliyoruz. Proje yönetimi olarak ise iş planı yapmaya çalışıyoruz. İş planında kendimizi tanıtıp bir şirketmişiz gibi aracımızın reklamını yapıyoruz. Diğer mali işler olsun, takımın yaptığı her şeyi kontrol ediyoruz ve belli bir düzene sokuyoruz. Çevre dostu bir araç yapmaya çalışıyoruz ve bu şekilde ön plana atmayı çalışıyoruz aracımızı. Aracımızın hem çevre dostu hem yüksek performanslı olması bizi diğer araçlardan daha ön plana atıyor. Araba yapmak benim için ayrı bir zevk, bir hobi. O yüzden bu takıma ilgim bu şekilde başladı. Daha çok yarışmalardan etkilendim. Sonrasında böyle yenilikçi ve çevre dostu bir çalışma olduğunu öğrendiğimde daha çok dikkatimi çekti. Bu şekilde merak salıp yardımcı olmak için girdim takıma. İşimizi çok zevkle yapıyoruz ve aracımızın ilerlemesini gördükçe bundan gurur duyuyoruz. İnsanların da aracımızı görüp bize destek olmaları güvenimizi daha da çok artırıyor” şeklinde konuştu.
“En büyük hedefimiz 0’dan 100’e 3 saniyede çıkabilmek”
Ekipte fren sistemi ve gaz pedalı bölümleriyle ilgilenen Makine Mühendisliği Bölümü 3. Sınıf öğrencisi Betül Odabaşı ise takımın hedeflerinden bahsetti. Odabaşı, “Bu ilk aracımız. İlk aracımız olduğu için birçok rekor kırılmış durumda. Amacımız şu an 0’dan 100’e 3 – 3 buçuk saniyede yükselebilmek. Bunun için takımda araçta ağırlık azaltmalar, optimizasyon gibi çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu an en büyük hedefimiz 0’dan 100’e 3 saniyede çıkabilmek. Ben küçüklüğümden beri hep fiziğe, matematiğe merak saldım. Bu yüzden de zaten hep mühendis olmak istiyordum. Makine mühendisliği benim için çok güzel bir tercih oldu. Kendimi bu alanda geliştirirken fark ettim ki otomotive yönelmek istiyorum. Bu takımın da zaten Formula yarışmasının öğrenci ayağı olması bizler için çok geliştirici. Takıma girdiğimden beri fren sistemi olsun, gaz pedalı sistemi olsun, analizleri, tasarımları, malzeme seçimleri gibi birçok şeyle ilgileniyoruz. Bu da beni mühendislik açısından çok geliştiriyor” dedi.