İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Ne yazık ki birileri, terör meselesine Paris’ten, Londra’dan bakmaktadır. Maalesef bunu da duyduk, ’orada kan dökmeye tövbe etme’ çağrısı yapıyor. Yazıklar olsun, 6 ay stajyer de olsa İçişleri Bakanlığı yaptın. Bu ülkenin nasıl mücadele ettiğini hiç olmazsa gördün. Kan mı döküyor Türk polisi, Türk jandarması. Kan döken ve tövbe etmesi gereken kimdir? Pınarcık katliamını biz mi yaptık, Başbağlar katliamını biz mi yaptık, Karageçit köyü katliamını biz mi yaptık, daha iki ay önceki İstiklal Caddesi katliamını biz mi yaptık? Patronların sarı torbalardan mı rahatsız oldu? 3 kuruş oy uğruna girmeyecekleri herhangi bir kılık ve kıyafet söz konusu değildir. Karakterden yoksun insanlar. Ne olacak seçimi kazansan ne olur?” sözlerine yer verdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Antalya’nın Serik ilçesinde gerçekleştirilen Terörle Mücadele Şube Müdürleri (TEM) Değerlendirme Çalıştayında konuştu. Soylu, üç ayların başlangıcı olduğunu hatırlatarak, haklının, adaletin, insanlığın, inancın hakim olduğu bir dünya haline gelmesini temenni etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu toplantıya özel başarı dileklerini ilettiğini belirten Soylu, Şırnak’ta düzenlenen Eren Abluka Sonbahar Kış-23 Şehit Jandarma Yüzbaşı Yunus Çelebi Operasyonu’nda şehit olan korucu Nimet Encu’nun ailesinin hayır duası ve selamlarını da getirdiğini sözlerine ekledi.
“5 terörist etkisiz hale getirildi”
Operasyonla ilgili son gelişmeleri paylaşan Soylu, “Aralık ve ocakta kırsalda dağlarda teröristi etkisiz hale getirebilmek kolay bir iş değildir. Hem aralık hem ocakta durmadan yolumuza devam ediyoruz. Yeminimiz bu dağları temizlemektir, bu dağlarda terör örgütünün bir tek unsurunu, Cumhuriyetimizin 100. yılı 29 Ekim 2023’te bırakmamaktır. Bunun için hiç durmuyoruz ve büyük bir mücadele ortaya koyuyoruz. Dün de Eren Abluka Sonbahar Kış-23 Şehit Jandarma Yüzbaşı Yunus Çelebi Operasyonu’nda bu arkadaşlarımız bu mücadeleyi ortaya koyarken Nimet Encu şehit oldu ama operasyon durmadı. Tam da kahraman Nimet’in bulduğu mağarada şu anda 3 terörist, Bestler Dereler bölgesinde ise toplamda 5 terörist ölü olarak ele geçirildi” açıklamasına yer verdi.
“Belediyede işe aldıkları terör iltisaklı kişileri anlattığımız zaman ‘ne olacak altı üstü ot biçiyor’ diyorlar”
Bakan Soylu açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Keşke her şey tweet atmak kadar kolay olsa. Terör ile ilgili hassasiyetimize kızıp, alay ediyorlar. Terör örgütü liderleri ile haberleşen talimat alan siyasileri işaret ettiğimiz zaman itiraz ediyorlar. O belediyenin destek verdiği terörist kurşun sıkıyor dediğim zaman bize demokrasi anlatmaya çalışıyorlar. Belediyede işe aldıkları terör iltisaklı kişileri anlattığımı zaman ‘ne olacak altı üstü ot biçiyor’ diyorlar. Biz onların neyi biçmek istediklerini iyi biliyoruz. Bu ülkenin maruz kaldığı tehlikeyi anlatmakta zorlanıyoruz. Bu huzuru bozmak isteyenlerin kapımızın dibinde nöbette olduğunu belki tam anlatamıyoruz. Sizin mücadeleniz bir gazadır. Allah sizlerden razı olsun. Dünyaya terörle mücadelenin nasıl yapılacağını gösteriyorsunuz. Etrafımızdaki coğrafya bir ateş çemberidir” dedi.
“Dünyada bu ikisini aynı anda başaracak bir ülke de söz konusu değildir”
Konuşmasında terörle mücadelede elde edilen başarıları paylaşan Bakan Soylu, “Birincisi PKK, PYD, DAEŞ, FETÖ, DHKP-C, MLKP bütün terör örgütleriyle eş zamanlı mücadele ediyorsunuz. Sadece sınırlarımızda değil; sınırlarımızın dışındaki uzantılarında da ve bu dünya tarihinde görülmemiş bir mücadeledir. İkincisi sadece terörle mücadele edilmedi, terörü besleyen, oluşmasını istismar eden terörizmle de gelişmişlik farkları ve bu ülkeyi geri bırakmaya çalışan bütün unsurlarla da aynı zamanda mücadele ettiniz. Dünyada bu ikisini aynı anda başaracak bir ülke de söz konusu değildir. Üçüncüsü ise en önemlilerinden bir tanesi ise terörist sayısı son 6 yılda bu ülkede 3 binden 105 sayısına gelene kadar hukuk, demokrasi, insan hakları ve insanlığa aykırı hiçbir işlem terörle mücadele ekiplerimiz tarafından gerçekleştirilmemiştir. Yine bunu dünyada gerçekleştirebilecek hiçbir ülke yoktur. Türkiye modeliyle terörle mücadelede nasıl başarılı olunabileceğini ortaya koymuştur” dedi.
“Doğu ve Güneydoğunun her noktasında huzur var”
Türkiye’nin 254,2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini kaydeden Soylu, ”İnsansız hava araçları bize öyle bir üstünlük sağlayacak dediğimizde, terör örgütlerinin medyası ve kalemşörleri bizi küçümsemişti. Geçen 5-6 yılda ne noktaya geldiğimizi tüm dünyaya gösterdik. Türkiye tüm dünyaya savunma sanayisinin nasıl gelişebileceğini ortaya koydu. Türkiye ile bir kez daha gurur duyabilme onurunu yaşadık. Bunu biz yaptık, bizim evlatlarımız yaptı. Bununla gurur duymayan hain oğlu haindir. Çok net konuşuyorum. ATAK helikopterlerimizin gururun yaşıyoruz. Nisan Mayıs ayında teslim alacağımız genel maksat helikopterlerimizin gururunu yaşayacağız. Bunları biz üretiyoruz, mühimmat üretemiyorduk. Dün 34 kilometre metro açtık. Bir mühendislik harikasıdır. Ancak batının bunları yapabileceğini düşünenler bağımsızlığı ve özgürlüğü hayal edemezler. Bunların her birinde emeğimiz var. 51.5 milyon turist geldi. 46 milyar dolar turizm geliri elde ettik. 31.5 milyon istihdama ulaştık. Bunu sağlayan bunu geliştiren huzuru ve güveni sağlayan Türkiye tablosudur. Doğu ve Güneydoğunun her noktasında huzur var. Başardık ve başartmaya devam edeceğiz. Şimdi çocukluğumuzdan beri hayal ettiğimiz cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına ulaştık. 81 ilimizde üniversite var” sözlerine yer verdi.
“Müslümanların nasıl tahrik edilmek istendiklerini hep beraber görüyoruz”
Bakan Soylu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hep beraber Fransa’yı takip ediyoruz. Terör örgütünün orayı nasıl alt üst hale getirip kamu düzenini bozduğunu, açtığı yoldan Fransa sokaklarının nasıl hareketlendiğini, bir devletin nasıl çaresiz kaldığını hep beraber yaşıyoruz. İsveç’te terör örgütü neler yaptı. Ondan güç alıp kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e nasıl hakaret edildiğini ve bütün Müslümanların nasıl tahrik edilmek istendiklerini hep beraber görüyoruz. Dünya zenginlerin liderliğini kaybetmiştir. Bu sona erdi. Bizim dünyaya söyleyecek sözümüz var. Anadolu medeniyetinin ışığını dünyaya saçmalıyız. Bunu beraber gerçekleştireceğiz.”
“Uyuşturucuda Batı teslim oldu, terör ve göç meselesinde ise ne yapacağını henüz biliyor değiller”
Akdeniz’de yakalanan bir göçmen botundaki 40 göçmenin 12 farklı ülkeden olduğuna işaret eden Soylu, “Tam da bu sebeple DEAŞ, Rakka’dan 3 bin 300 kilometre uzaklıktaki Paris’te terör saldırısı gerçekleştirebiliyor. Sadece masumiyet değil, kötülük de dengeye gelmek istiyor, her yere yayılmak istiyor. Eskiden terörle sadece bizi ve bu coğrafyayı sınıyorlardı, şimdi bu sınama küreselleşti. Şimdi herkes teröre, onun ürettiği göçe, terör örgütlerinin yönettiği uyuşturucu tehdidine karşı pozisyon almak zorunda kaldı. Uyuşturucuda Batı teslim oldu, terör ve göç meselesinde ise ne yapacağını henüz biliyor değiller. Çaresizlik içerisindeler. Bugün yok etme seviyesine getirdiğimiz 29 Ekim 2023 tarihi itibari ile bitirmeyi hedeflediğimiz kırsaldaki teröristle Türkiye’nin tam 40 yılını çaldılar” dedi.
“Terörün hesaplanabilir toplam maliyeti yaklaşık 3 trilyon 722 milyar lira”
Terörün maliyeti konusunda alanında uzman akademisyenlerden oluşan bir grubun ciddi bir çalışma yaptığını aktaran Soylu, “Bu çalışmanın neticesine göre 1984-2019 tarihleri arası cari fiyatlarla, terörün hesaplanabilir toplam maliyeti yaklaşık 3 trilyon 722 milyar lira olarak hesaplanmış. PKK’dan kaynaklı terörün hesaplanabilir yaklaşık maliyeti ise 3 trilyon 423 milyar lira. Niye hesaplanabilir diye ifade ediyoruz. Çünkü silahın, zırhlı aracın, karakolların hesabını yapabiliyoruz ama şehit düşen bir evladımıza maddi bir bedel belirleyemiyoruz. Şehit düşen bir öğretmenimizin, jandarmamızın, polisimizin, askerimizin, kaymakamımızın bu ülkeye nasıl çocuklar yetiştireceğini, onların yokluğunun bedelini, acısını, tarif edemiyoruz. Öte yandan, bu çalışmanın sonuçlarından çıkan özet şudur. Şayet terör olmasaydı bu parasal bu maliyetle tahmini olarak 100 adet İstanbul 3. köprüsü, 100 adet Veysel Eroğlu Barajı gibi barajlar, 100 bin kilometre hızlı tren demiryolu, 100 bin kilometre duble yol, 1000 hidroelektrik santrali, 1000 orta ölçekli uluslararası havalimanı 1000 adet 1000 yataklı şehir hastanesi, 1000 adet 100 yataklı hastane, 1000 adet 1000 kişilik kütüphane, 1000 tane 24 derslikli okul bugün bir arada yapılabilirdi. Bugun bambaşka bir ülke idik. Biz onlara terör korkusu salmayacağız. Biz onlara insanlığı anlatacağız.”
Soylu, dünyanın en kadim şehirlerinin, Diyarbakır’ın, Mardin’in, Şırnak’ın, Cizre’nin, birer dünya şehri olmamasının sebebinin, birilerinin bugün 2023 seçimlerine vekaleten dahil etmek istedikleri ve seçimin bir bileşeni olarak gördükleri PKK terör örgütü olduğunu söyledi.
“Ne yazık ki birileri, terör meselesine Paris’ten, Londra’dan bakmaktadır”
Bakan Soylu konuşmasına “Eğer 2023’te Cumhuriyetimizin 2. yüzyılına hakkıyla adım atacaksak, bu neticeyi tartışmak, bundan ders çıkarmak ve bu örgütlerle irtibatı ve iltisakı olan kim varsa, bu örgütün getir götürünü kim yapıyorsa, tıpkı Avrupa’nın Batasuna’ya ve diğerlerine yaptığı gibi ona karşı bir tavır oluşturmak zorundayız. Ancak biz meseleye bu ciddiyetle yaklaşırken, biz İstiklal Caddesi’nden bakarken, evlat nöbeti tutan annelerin yanından bakarken, ne yazık ki birileri, terör meselesine Paris’ten, Londra’dan bakmaktadır. Terörle mücadele meselesini cari siyaset meselesi olarak görüyor. Maalesef bunu da duyduk, ’orada kan dökmeye tövbe etme’ çağrısı yapıyor” dedi.
“Yazıklar olsun, 6 ay stajyer de olsa İçişleri Bakanlığı yaptın”
Bakan Soylu konuşmasının devamında ise, “Yazıklar olsun, 6 ay stajyer de olsa İçişleri Bakanlığı yaptın. Bu ülkenin nasıl mücadele ettiğini hiç olmazsa gördün. Kan mı döküyor Türk polisi, Türk jandarması. Yazıklar olsun. Kimse kusura bakmasın, ben Antalya’ya dün gece bir şehit evi taziyesinden geldim, bu ülkenin İçişleri Bakanı olarak, bu sözdeki muhatabın kim olduğunu sormak zorundayım. Kan döken ve tövbe etmesi gereken kimdir? Türk jandarması mıdır, Türk polisi midir, Türk askeri midir? Pınarcık katliamını biz mi yaptık, Başbağlar katliamını biz mi yaptık, Karageçit köyü katliamını biz mi yaptık, daha iki ay önceki İstiklal Caddesi katliamını biz mi yaptık? Kan döken kim, tövbe etmesi gereken kim? Amerika’ya, Avrupa’ya, Batı’ya tapınacak başka cümleler seçin. Patronların sarı torbalardan mı rahatsız oldu? Ne zamandan beri terör örgütü PKK ve onun tüm uzantıları, Türkiye Cumhuriyeti’nin şerefli güvenlik güçleriyle aynı kefeye konmaya başlandı? Kimse kusura bakmasın, bu diyet ödeme siyaseti, bu borçlu siyaset anlayışı, bu tahakküm altındaki siyaset anlayışı artık kabak tadı vermiştir. Şuanda sınır boylarında görev yapan, kahramanca terör örgütünün üzerine atlayan ve boğmaya çalışan arkadaşlarımıza en büyük hakarettir. Yazıklar olsun, 3 kuruş oy uğruna girmeyecekleri herhangi bir kılık ve kıyafet söz konusu değildir. Karakterlerinden yoksun insanlar. Ne olacak seçimi kazansan ne olur? Bu dünya geçici, asıl olan diğer dünyadır” dedi.
“PKK’ya katılım, 2022’de tüm zamanların en düşük rakamı 57 olmuştur”
“Hiçbir değeri ve kutsalı olmayanlar, pazarlık masasının ancak mezesi olurlar ve öyle de oldular. 14 Mayıs onlara kendi gerçeklerini gösterecektir” diyen Bakan soylu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Savunma sanayi adımlarıyla, yerli malı İHA ve SİHA’larla, sınır ötesi operasyonlarla, Batı’dan en çok destek aldığı bir dönemde, sınırlarımız içinde terörle mücadelenin son düzlüğüne geldik. Hiç kimse inkar edemez, bugün PKK, Türkiye içinde eski PKK değildir. Türkiye’nin hiçbir köyü PKK tehdidi altında değildir. Türkiye’nin hiçbir yaylası, dağı, ovası, terör örgütü tehdidi yüzünden kapalı değildir, girilmez değildir. Türkiye bugün Gabar’da petrol çıkarmaktadır. Bingöl’de devasa demir cevherleri bulmaktadır. Şırnak’ta çinko işlemektedir. Eleman sayısı verdiğimiz zaman bizi alaya almaya çalışanlar, PKK’nın bittiği gerçeğine kafası basmayanlar ve gönlü yatmayanlardır. PKK’ya katılım, 2022’de tüm zamanların en düşük rakamı 57 olmuştur. 2022’de 125 kişi ikna yoluyla dağdan indirilmiştir. Örgüte katılanların iki katından fazlasını, iknayla dağdan indiriyoruz. Daha bu yıl, henüz ilk bir ay dolmadan 1 kişiyi daha dağdan indirdik. Terör eylemleri son 7 yılda yüzde 96 oranında düşürüldü ve bu yıl 185 önemli terör olayı, gerçekleşmeden engellendi. Bu rakamların hiçbirine tesadüfen ulaşmadık. 2022’de kırsalda 120 binin üstünde, şehirlerde ise 3 bin 451 operasyon yaptık.”
Soylu, FETÖ bağlantılı 17 bin 364 tutuklu/hükümlü olduğunu kaydetti. Bakan Soylu, “Bu yıl, 18 Ekim’de, Gazi Turgut Aslan Operasyonu çerçevesinde 59 ilde eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, 676 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 222’si tutuklanmıştır” dedi.
Toplantıya Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Antalya Valisi Ersin Yazıcı, AK Parti Antalya Milletvekili Mustafa Köse, TEM Daire Başkanı Hasan Yiğit, 15 Temmuz’da darbecilerin başından vurduğu Devlet Övünç Madalyası sahibi eski Emniyet Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan da hazır bulundu.