Isparta’da yurtlara yerleştirilen depremzede çocuklar için ana sınıfları oluşturuldu. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 4-6 yaş grubundaki çocuklara etkinlikler düzenlenerek, depremin izleri silinmeye çalışılıyor.
Kahramanmaraş merkezli 11 ilde etkili olan 2 büyük depremin ardından evleri yıkılan depremzedeler, ülkenin birçok yerindeki yurtlara yerleştirildi. Depremzedelerin hayatlarına normal bir şekilde devam etmeleri için çalışmalar devam ediyor. Isparta’daki yurtlara yerleştirilen depremzedeler için İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından anaokulu projesi hayata geçirildi. Aileleri ile birlikte yurtlarda kalan 4-6 yaş grubundaki yaklaşık 400 çocuğun, depremin etkisinden kurtulmaları için KYK yurdu içerisinde bulunan etüt sınıfları, ana sınıflarına dönüştürüldü. Sanat, drama, müzik ve resim gibi birçok etkinliğin gerçekleştirildiği sınıflarda, depremzede çocukların iyi vakit geçirmeleri sağlanıyor.
“Ayağımız yalın ayaktı”
Malatya’dan annesi, babası, kardeşi ve üç çocuğuyla Isparta’ya gelen depremzede Gülten Tastepe, deprem anında ailesi ile birlikte yaşadıkları duyguyu güçlükle dile getirerek, “Duygularımı anlatmaya kalksam bunu ifade edemem. Çünkü çok değişik bir zamanda, saat 04.17 gibi oldu deprem. 16 yaşında oğlum var, gelip iki buçuk yaşındaki kızımı kucaklamasıyla ’Anne deprem oluyor’ ben sekiz yaşındaki oğlumu kucağıma aldım. Diğer oğlum, iki buçuk yaşındaki kızım Meryem’i aldı, dışarıya çıkardı. Eşimle hızlı bir şekilde evden uzaklaştık. Çıktığımız zaman hava o kadar karanlıktı, herkes bir bağırış ve çığırış içerisinde, çocuklar bağırıyor ve o kadar kar yağıyor ki ayağımız yalın ayak dışarıdayız biz. Sonra biraz deprem durulur gibi oldu, eşim bizi bırakmadı. Güvenli bir geniş alana çekti bizi, çocukları çıkardı, üzerlerine bir battaniye getirdi. Rabbim bir daha bu günleri görmeyi nasip etmesin” dedi.
“İyi ki Türkiye gibi bir ülkedeyiz”
Isparta’ya geldiği günden beri çocukları ile birlikte gördüğü ilgiden dolayı son derece duygulandığını dile getiren Tastepe, “Isparta halkına sonsuz teşekkür ederim. Biz Malatya’dan buraya çıktığımızdan beri o kadar güzel şeylerle karşılaştık ki, iyi ki Türkiye gibi bir ülkedeyiz. Bunun eşini benzerini dünyanın hiçbir yerinde gerçekten göremeyiz. Buradaki insanların bizimle ilgilenmeleri, her şeyi bu kadar kısa sürede toparlayıp gerçekten büyük bir şey. Yaşadığımız şey gerçekten çok büyük ama devletin varlığını yanımızda hissetmemiz insan olarak, halk olarak kenetlenmemiz takdire şayan bir şey. Bir erkek yurdunda kalıyoruz. Benim üç tane çocuğum var. Her şeyle ilgilenilmesi gerçekten çok iyi bir şey. Malatya’dan bir hafta önce buraya çıktığımızda deselerdi ki bize, ’Isparta’ya gideceksin, tanımadığın insanlarla tanışacaksın, oturup onların yemeklerini yiyeceksin’ düşünemezdim. Çok güzel insanlarla tanıştık, Allah razı olsun” şeklinde konuştu.