Kocaeli’nin İzmit ilçesinde babasından miras kalan ayakkabı tamirciliği mesleğini 61 yıldır severek yapan İbrahim Dinibütünoğlu, bir merdivenin altında bulunan küçük dükkanında müşterilerinin taleplerini karşılıyor.
Babasının yanında çıraklığına başladığı ayakkabı tamirciliğini ilk günkü heyecan ve sevgiyle 11 yaşından beri yapan 72 yaşındaki İbrahim Dinibütünoğlu, gençlerin bu tür mesleklere ilgi duymadığını dile getirdi. Ayrıca gelecekte bu mesleğin biteceğini üzülerek söyleyen Dinibütünoğlu, kendisine tamir için verilen ayakkabılarını müşterilerine teslim etmeden rahat uyku bile uyuyamadığını belirtti.
“Çıraklık yapıyorum diye devamsızlıktan 1 sene kaldım”
Mesleğe nasıl başladığını anlatan Dinibütünoğlu, “İlkokul dördüncü sınıfta babamın yanında çıraklığa başladım, o günden bugüne ayakkabı tamir etmeye devam ediyorum. Dördüncü sınıfta hatta bir sene kaldım, sebebi ise devamsızlıktı, babama çıraklık yapıyorum diye. Çünkü babamın bir yardımcıya ihtiyacı vardı. İlkokulu 6 yılda bitirdim, ondan sonra ayakkabı tamirciliğine devam ettim. Askerde bile ayakkabı tamirciliği yaptım. Askerlerin postallarını diktim, kemerlerini diktim. Yani hayatım hiç başka bir şeyle geçmedi” dedi.
“Artık gençler böyle işlerle uğraşmak istemiyorlar”
5 sene önce geldiği Kocaeli’de de çırak bulamayan Dinibütünoğlu, “Ben aslında Kadıköy’ün Bostancı semtinde büyüdüm, bu işi hep orada yaptım. Buraya 5 yıl oldu göç edeli, 5 senedir burada devam ediyorum. Çırak bulabilmek mümkün değil artık, çünkü bunu meslek olarak kimse görmüyor. Artık gençler böyle işlerle de uğraşmak istemiyorlar. Çocuklar teknolojiyi düşünüyorlar, başka bir şey düşündükleri yok” diye konuştu.
“O ayakkabıyı mutlaka alması lazım, yoksa benim uykularım kaçar”
İşini ne kadar sevdiğini de değinen İbrahim Dinibütünoğlu, “Bizim dükkanlarımızın çok büyük olmasına gerek yok. Ufak dükkanlar bize yetiyor. Burasıda merdiven altı bir yer, 5 yıldır buradayım, izin aldım. Sağ olsunlar onlar da yönlendirdiler. Şu anda burada barınıyorum. 1975 yılında kendi dükkanımı açtım, o gün bugündür müstakil olarak kendime çalışıyorum. Daha öncesinde babama çıraklık yaptım. 55 yıl oldu bu işe adım atalı. İş yoğunluğu bayağı var, hatta haddinden fazla. Bazı zamanlar pazar günleri bile çalışıyorum yarınına söz verdiğim işleri yetiştirebilmek için. Ben ayakkabıyı şu güne alacaksınız dediğim zaman o gün o ayakkabıyı mutlaka alması lazım, yoksa benim uykularım kaçar, yoksa sabah erkenden gelmek zorunda kalırım, çünkü onu illaki vereceğim. İşimi seviyorum, amme hizmeti mi derler, artık bence de öyle. Milleti memnun etmek, mutlu etmek. Ben de para kazanıyorum, 3-5 kuruş evime de katkım oluyor, çalışmaktan mutluyum” şeklinde konuştu.
“Mecbur yenisini almak zorunda kalacaklar”
Bu işin biteceğini üzülerek belirten Dinibütünoğlu, “Bu iş biter gibime geliyor. Keşke bitmese, yazık olur. Gelecek halk için yazık olur, mecbur yenisini almak zorunda kalacaklar. Keşke çıksa gelse, bana çırak olayım dese ama öyle birisi yok” ifadelerini kullandı.