Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra yer altındaki canlıların durumuna ilişkin açıklamalarda bulunan Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, bu canlıların depremi önceden hissetmesinden ötürü zararı minimum yaşadıklarını söyledi.
‘Asrın felaketi’ olarak nitelendirilen, merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerden yer altındaki canlılar da etkilendi. Kimi canlının yuvası değişirken, kimisi ise can kaybı yaşadı. Kimi hayvanın depremlerden önceki olağan dışı davranış biçimi dikkat çekerken, kimi de o alanı terk ediyor.
Prof. Dr. Ahmet Kılıç, tabiattaki canlıların depremle uyumlu yaşadığını belirterek, sarsıntı olmadan önce bu canlıların yer altından yüzeye doğru hareket edebileceğini söyledi. Prof. Dr. Kılıç, “Deprem, tabiatın bir gerçeğidir. Deprem her gün gerçekleşir diyebiliriz. Bizler depremi bir yıkım olarak görüyoruz. Şehirlerde doğru kurmadığımız ya da yanlış inşa ettiğimiz yapılardan dolayı bunu felaket olarak görüyoruz. Tabiatta her zaman deprem var ve tabiattaki canlılar buna uyumlu yaşar. Özellikle yer altında yaşayan canlılar depremi daha önceden hisseder ve yüzeye doğru hareket eder. Bu canlılarda çok az zayiat olur ve yaşamına normal bir şekilde devam ederler. Zaten toprak üzerinde yaşayan canlılar depremin uyarılarını alır almaz gerekli şekilde uygun yerlerde bulunurlar” dedi.
“Deprem, hayvanlar için büyük bir yıkım getirmez”
Depremin hayvanlar için büyük yıkım getirmediğine dikkat çeken Kılıç, “Tektonik olay dediğimiz depremler her zaman var. Tabii ki tabiatta bazı değişikliklere neden olabilirler. Ama bunlar birdenbire özellikle depremden dolayı felakete dönüşmüyor. Muhakkak ki nehir yataklarında, dağ eteklerinde ya da göl havzalarında bazı değişiklikler olabilir. Ama canlılar buna zamanla uyum gösterir. Hem yiyecek olarak hem barınma olarak bunlara uygun bir şekilde yaşarlar. Bazı bireyler ortadan kalkabilir. Ama popülasyonun türe ait grubun tamamına yakını yok olmaz. Bu yüzden deprem, hayvanlar için büyük bir yıkım getirmez. Biz depremi daha çok insanlarla ilgili düşünüyoruz. Çünkü insanlar tabiata uygun bina inşa etmiyor. Bunu göz önüne alarak hareket eden ülkelerde bu zayiat en azdır” ifadelerine yer verdi.
“Yer altında yaşayan canlılar için çok büyük felaketler yaşanmadı”
“Tabiatta canlıların özelliğidir ki, yeryüzünde bir değişim olduğu zaman uyum gösteren ve gösteremeyenler var. Uyum gösteren canlılar o bölgede en uygun yere giderler. Uyum gösteremeyenler ise ortadan kalkar” diye konuşmasına devam eden Kılıç, şunları kaydetti:
“Ama sonuçta o türdeki canlılar için bir denge olur. Yıkım olayı çok nadirdir. Yani o canlı türünün deprem dolaysıyla ortadan kalkması pek beklenmez. Tabiatta çok büyük bir değişim olmadı. Depremi, tabiatın geneline bakacak olursak fayın kırık olduğu bölgelerde bunları belirgin biçimde görebiliriz. Bu bölgelerde yer altında yaşayan canlılar için çok büyük felaketler yaşanmadı. Muhakkak ki o bölgede yaşayan canlılar depreme uygun tedbirini aldı. Toprak altındaki canlılar deprem esnasında yüzeye çıkmıştır. Bazılarının yuvaları bozulmuş olabilir. Ama bu canlılar daha uygun bir yere çekilerek bu zararı minimum yaşadılar.”