Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkmenistan ziyareti öncesi açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsüne ait anayasa değişikliğiyle ilgili dikkat çeken tabirler kullandı.
ERDOĞAN-BAHÇELİ GÖRÜŞMESİ
“MHP başkanı Devlet Bahçeli ile yaptığı görüşmede Anayasaya değişikliği ele alındı mı?” sorusuna karşılık veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı oylarının değişiklik için kâfi olmadığını vurguladı. Erdoğan, değişiklik için muhalefet partilerinin de takviyesine gereksinim olduğunu kaydederek davette bulundu.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ İÇİN MUHALEFETE DAYANAK ÇAĞRISI
Erdoğan, “Devlet beyefendiyle etraflıca birçok mevzuyu görüştük. İkimizin oyu parlamentoda anayasa değişikliğine kâfi değil. Gerek başörtü problemi, gerek aile konusu bu bahislerde anayasa değişikliği konusunda parlamentodaki öteki partilerin takviye vermesi işimizi kolaylaştıracak. Kümemiz bu çalışmaları Cumhur İttifakı’yla birlikte yürütüyor. Temennimiz odur ki parlamentodaki başka partilerin takviyesiyle bu anayasa değişikliğini yapacak sayıya ulaşalım” tabirlerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu halde:
“İlişkilerimizi güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızda mevcut bölgesel, global gelişmelerin sunduğu imkanları da göz önünde bulunduruyoruz. Güç, ulaştırma ve ticari hususlar zirvemizin ana gündem hususlarını teşkil edecektir. Bağlantılarımızın ahdi tabanını kuvvetlendirmek üzere çeşitli muahede metinlerini imzalayacağız. Güç, ulaştırma, ticaret, iktisat, bilim ve kültür alanlarından sorumlu kurumlarımız ortasında faal işbirliği düzeneklerini desteklemiş olacağız.
“MAKSADIMIZ BÖLGEMİZ İÇİN İNANÇLI GELECEK İNŞA ETMEK”
Maksadımız yalnızca 3 ülke halkı için değil, kardeş Türk devletleri ve bölgemiz için daha müreffeh ve inançlı gelecek inşa etmektir. Başta Türk Devletleri Teşkilatlarımız olmak üzere çok taraflı işbirliğini güçlendirilmesi amaçlarımız ortasındadır. 21. Yüzyılın bir Türk Asrı olabilmesi için çalışmaya, dayanışmaya, kardeşlerimizi her alanda perçinlemeye inşallah devam edeceğiz.
“TÜRKİYE AFET İDARESİNDE DÜNYADA ÖRNEK GÖSTERİLEN ÜLKE HALİNE GELDİ”
Çevremizde güvenlik ve barış jenerasyonu oluşturmanın adımlarını atarken, Türkiye bilhassa afet idaresi ve afet sonrası yaraların sarılmasında dünyada örnek gösterilen ülke haline gelmiştir. Son Düzce sarsıntısında vatandaşımıza ‘devlet nerede’ kelamını kullanılmamışsa, Demre, Finike’deki sel baskını için tüm baskınlarımızı seferber ettik. İçişleri, Tarım ve Orman, Kültür ve Turizm Bakanlarımız çabucak bölgeye intikal ettiler. Bakanlarımız bölgede yürütülen faaliyetlerin uyumu ile şahsen ilgileniyor. 13 bin 200 dekar tarım toprağında ziyan meydana gelmiştir. Konut, işyeri, araçlarla ilgili ziyan tespit ve paklık çalışmaları devam ediyor.
ETKİLİ AFET BÖLGESİ KARARI
Kumluca, Finike ve Demre ilçelerimizde genel hayata tesirli afet bölgesi kararı alınmıştır. SGK ve vergi borçları ertelenmiştir. Birinci etapta AFAD’dan 20 milyon lira, Ticaret Bakanlığı ile Türkiye Esnaf Sanatkarlar Kredi Kooperatif Birliği 50 milyon lira, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığından 2,5 milyon lira olmak üzere toplamda 100 milyon lira aşkın dayanak bölgeye gönderilmiştir.
“DEVLETİMİZ AFETZEDELERİN YANINDA”
KOSGEB’den 250 bin liraya kadar faizsiz acil dayanak kredisi imkanı sağlanmıştır. Devletimiz afetzedelerimizin yanında olmayı sürdürecektir. Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan üçlü tepesinin ülkemiz, bölgelerimize ve Türk dünyasına güzel olmasını diliyorum.
“KİMSEDEN MÜSAADE ALACAK DEĞİLİZ”
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’ye operasyonla ilgili sorulan soruya şu cevabı verdi: “Her vakit söylediğim üzere, bu işin adresi, bu işin tarihi verilmez. Ancak Soçi mutabakatında sayın Putin’le vardığımız gayeler muhakkak. Onu kendisine tekrar hatırlattım. Gayemiz bilhassa sondan güneye mâlum bizim 30 kilometrelik derinlikte maksadımız var. Buralardan ülkemiz daima olarak maalesef teröristlerin adeta tehdidi altında kalıyor. Son vakitlerde bu önemli manada çoğaldı. Bunlara karşı bizim sessiz kalmamız mümkün değil. Pençe Kilit’te adımlar neyse tıpkı formda Suriye’nin kuzeyinde vakit zaman topraklarımıza karşı yapılan taarruzlara sessiz kalmamız mümkün değil. Burada uyarıyoruz, hatırlatıyoruz, dost Rusya ile birlikte buradaki atacağımız adımlarda birlikte beraber karar ve tahminen de uygulamayı yapma noktasında kendisinden dayanakları de istedik. Bu hususta asla taviz veremeyiz. Terör tehdidi altında olan ülkemdir. Ülkemin tehdidi altında olması için de kimseden herhalde müsaade alacak da değiliz.”
