İstanbul Üniversitesine bağlı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve Çapa Tıp Fakültesi, depreme dayanıksız binaları ile sık sık gündeme gelmişti. Mevcut binaların yıkılarak yeniden yapılması için fakültelerin başka bir yere taşınması gündeme geldiğinde ise bazı sağlık örgütleri sık sık eylem yaparak bunu engellemişti. Binaların yenilenmesine karşı olanlar, deprem gerçeğiyle fikrini değiştirdi.
Son zamanlarda yaşanan depremlerin ardından yeniden gündeme gelen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin birçok binasının 6 büyüklüğündeki muhtemel depreme dayanamayacak durumda olduğu tespit edilmişti. Bunun üzerine yapılan açıklamaların ardından 1827 yılında kurulan hastanenin ana omurgasını oluşturan 105 bin metrekarelik alan kapatılmıştı.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, “Cerrahpaşa Yerleşkesindeki tüm yapılar değerlendirilmiştir. Yapılan değerlendirme neticesinde, tüm dahili ve cerrahi bilimleri içerisinde barındıran toplam 17 ayrı binadan oluşan mono blok binalar kompleksi ile yemekhane binası ve öğrenci yurt binalarının emniyetle hizmeti yerine getirecek güvenlik seviyesine sahip bulunmadığı ve bu binaların risk taşıdığı tespit edilmiştir. Bu nedenle Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin ana omurga yapısını oluşturan yaklaşık 105 bin metrekarelik kapalı alan hizmete devam edemeyecektir” açıklamasında bulunmuştu.
Uzun zaman önce İstanbul Üniversitesine bağlı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve Çapa Tıp Fakültesi’nin depreme dayanıksız binalarının yıkılarak yeniden yapılması ve fakültelerin de başka bir yere taşınması gündeme gelmişti. Ancak sağlık örgütleri sık sık eylem yaparak karara tepki göstermişti. Deprem gerçeği karşısında gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmalarına Hatay’da da karşı çıkılmış ve alınan mahkeme kararları sonucu bu çalışmaların da önü kesilmişti. İstanbul Üniversitesi’ne bağlı iki tıp fakültesinin yıkım kararına karşı çıkan düşünce ile Hatay’da kentsel dönüşüme karşı çıkan aynı düşünce binlerce cana mal oldu.