Yaşamın bize getirdiklerine, kazanacaklarımıza o kadar bağlandık ki! başta kendimiz olmak üzere her şeyden biraz biraz kaybetmeye başladık. Düşünsenize sıcak bir çayı annemizle içmeyi bile unuttuk. Bu kadar çaba ne için soruyorum kendime, cevap alamasam da tekrar tekrar soruyorum. O kadar unutmuşuz ki aslında düşünmeyi kaybolmuş ruhlara dönüşmüşüz. Aslında kazandığımız her şey bir başkasının yapamadıklarını yapmak için kaybedilmiş saniyelerdir . Eğer her şey bir yarışsa ve önemli olan kazanmaksa, harcanan emek en iyi olmak için sarf edilmiş bir uğraşsa, kazananın elde ettiği başarı sahte bir dünyanın geliridir. Fotoğraflarda Kim daha iyi çıkıyor , kim çirkin ,kim güzel ,kim lüks yerlerde takılıyor . Tek düşündüğümüz her açıdan mükemmel olmaya çalışmak. Aslında hiç ait olmadığımız dünyaların içinde kendimize mutlu zannetmekten başka hiçbir şey yapmıyoruz. Kimse nereye ait olduğunu bilmiyor. Neden nerede mutlu olduğunu sorgulamıyor . Kimse yanındakilerin gerçekçiliğine bakmıyor.
Bu günlerde herkes tek bir şey için yaşamaya başlamış ”kazanmak, en iyisi olmak”. Kazanmaya o kadar çok değer veriyoruz ki kazanırken ortaya koyulan mücadelede nefes kesen anlara, yanımızdaki insanlara bir saniye olsun bakmıyoruz, nefes alıp dinlenirken huzurlu olmayı unutmuşuz, kazanmak için yaşamaya çalışırken eğlenmeyi unutmuşuz. Hayal kurmak yerine dünyadaki sahte varoluşların peşinden koşmayı seçiyoruz.
Bazen insanları şöyle dakikalarca izliyorum. İçimden neler oluyor diye sorgulamak geliyor. Aslında herkesin dıştan gösterdiği o mükemmelliğin arkasında nasıl bir dünya var merak ediyorum. Gerçekten mutlu muyuz? olmadığımız bir insan gibi davranmaya çalışırken. İnsanların bizim için ne düşündüğünü bu kadar önemsemeli miyiz?
Ben dünyaya sadece kazanmak için geldiğimi düşünmüyorum. Yıllarca bir konuda en iyi olmak için ömrümden kaybetmek de istemiyorum. Hayal kurarken gerçekçi olmak istemiyorum. Herkesin hayali gibi bir villada altımda mükemmel bir araba ile her şey bir kağıt parçasını kazanmaktan ibaretmiş gibi yaşamak yerine beni mutlu eden şeylerin peşinden koşmak istiyorum.
Dünyadaki herkes gibi silinmek yerine izler bırakacağım bir yaşam anıtını dünyanın ortasına dikmek istiyorum. Kendimi koca bir denizin ortasında kaybetmek istiyorum. Evet kendini kanıtlamak istiyor olabilirsin ama asla fazlası için kendinden vazgeçme. Fazlasını kazanırken kendinden neler kaybettiğini düşünmelisin. Kendini insanların o görüşlerini tatmin etmek için şartlandırma. Kazanmak senin için nefesin kesilene kadar koşmaksa sadece yapmalısın.
En iyisi olmak için değil sadece sen istediğin için yaparsan bundan mutluluk duyacaksın buna verilen ödüller sadece o günleri hatırlatacak birer anı olmalı. İnsanlar bana ne der diye düşünüyorsan çoktan bir şeyleri kaybetmişsindir. Hayat senin ve halen zamanın varken ne yapmak istiyorsan onu yap. Hikayen bitip tozlu bir rafa kaldırıldığında geri döneceğin bir sen kalmayabilir. Seni koydukları yarışın içinde kazanmak için ömrünü mü harcayacaksın yoksa bir şeyler değiştirebildiğin bir dünyanın baş rolünü mü oynayacaksın? seçim senin ve hiçbir zaman geç değildir.