Kahramanmaraş’ta 203 saat sonra sağ olarak kurtarılan Hidayet (24) ve Muharrem (32) Polat çiftinin enkaz altında yaşadığı dram ne söylenecek söz bıraktı, ne de göz pınarlarından akacak yaş.
Türkiye’nin doğusunda 10 ilde yıkıma sebep olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depreminin üzerinden 9 gün geçti. Şuana kadar 35 bin 418 vatandaşın hayatını kaybettiği depremde, 50 binin üzerinde binada yıkıldı ya da kullanılamayacak seviyede zarar gördü.
Depremin ardından Türkiye’nin her yerinden bölgeye giden arama kurtarma ekipleri kurtaracakları 1 tek can için günlerdir kendilerinden vazgeçti. 9 gün boyunca girmedik enkaz bırakmayan ekipler binlerce kişiyi de enkaz altından sağ kurtarmayı başardı. Enkaz altından sağ çıkarılan canlarla birlikte birbirinden hazin hikayeleri de onlarla birlikte gün yüzüne çıktı.
Bursa’dan hareket edip Kahramanmaraş’ta arama kurtarma faaliyetlerine katılan BAKUT Bursa Arama Kurtarma ekibinin bir bölümü, depremin ikinci gününden itibaren 12 Şubat ilçesi Karamanlı Mahallesi Şekerdere Caddesi üzerindeki Aktaş Apartmanının enkazında çalışmaya başladı. BAKUT ekibi 7 katıda tamamen çöken binanın enkazından 40’tan fazla kişinin cansız bedenini çıkardı. Açılan dehlizden girip ağaç ve metallerle tahkimat yaparak yaşam koridoru oluşturan ekipler kurtarma faaliyetlerinin 8. günü ulaştıkları binanın zemin katının altından ses geldiğini farketti. Uzun süre dinleme yapan BAKUT ekibi, açtığı delikten içeriye bakarken enkaz altından uzanan bir el delikten çıkıp arama kurtarma ekiplerine ulaştı.
Canlı insanlar olduğunu belirleyen BAKUT ekibi çalışmasına hız verdi ve 203 saat sonra isimlerinin Hidayet (24) ve Muharrem (32) Polat oldukları öğrenilen genç çifti sağlıklı bir şekilde Aktaş Apartmanının bodrumundaki kapıcı dairesinden dışarıya çıkarmayı başardı. Karanlıkta geçirdikleri günlerin ardından ilk kez güneşi gören çift ağlayıp Allah’a şükrederek BAKUT ekibine sarıldı. Duygu dolu buluşma sırasında gözyaşları adeta sel oldu.
Enkaz altındaki 203 saate hayatlarının dramını sığdırdılar
7 sene önce evlenen Hidayet (24) ve Muharrem (32) Polat çiftinin evliliklerinin ikinci senesinde Bulem ismini verdikleri bir kızları, 2 sene sonra da Miraç ismini verdikleri oğulları oldu. Şekerdere Caddesi üzerindeki Aktaş Apartmanında kapıcılık yapan Polat çiftinin depremden 7 ay önce de Alparslan isimli bir erkek çocukları daha dünyaya geldi.
Polat çifti ve 3 çocukları 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki Kahramanmaraş depremine 7 katlı binanın bodrum katında kaldıkları kapıcı dairesinde yakalandı. Yaşanan yıkımla birlikte yan odada yatan evin büyük çocukları Bulem (5) ve Miraç (3) hayatlarını kaybederken, yatak odasında anne babasının yanında yatırdığı 7 aylık bebek Alparslan Polat, oluşan hayat üçgeninde annesi Hidayet, babası Muharrem Polat ile birlikte sağ kalmayı başardı.
5 gün bebeğini emzirdi 6. gün sütü kesilince baba kolunu kesti
Enkaz altında eşi ve 7 aylık bebeği ile birlikte mahsur kalan 24 yaşındaki Hidayet Polat 4 gün boyunca enkaz altında Alparslan’ı emzirdi. Açlık ve susuzluk sebebiyle talihsiz kadının 5’inci günde sütü kesildi. Bunun üzerine Hidayet ve Muharrem Polat çifti 7 aylık oğullarına kendi dudaklarını emdirip tükürükleriyle 1 gün daha hayatta kalmasını sağladı. Ağızlarda tükürük de tükenince anne Hidayet Polat eşinden kolunu kesmesini istedi. Kolunu eşine kestiren kadın 1 gün de bebeğini kendi kanı ile besledi. Soğuk ve açlığa sadece 6 gün dayanabilen Alparslan anne babasının kolları arasında can verdi. Eşini sakinleştirip moral vermeye çalışan Muharrem Polat 7 aylık oğluna son kez bakıp enkaz altına gömdü. Hayatlarının belki de en zor günlerini enkaz altında yaşayan genç çift 3 çocuğunun da cansız bedenlerini enkaz altında bırakıp 203 saat sonra BAKUT ekipleri tarafından kurtarıldı.
“İlk karşılaştığımızda su uzattım, bize burada zemzem getirdiler dedi”
Depremin ikinci gününden bu yana yapılan yönlendirme sonrası ekibinin bir kısmı ile birlikte Aktaş Apartmanı üzerinde çalıştıklarını ve 40’tan fazla cansız bedene ulaşıp dışarıya çıkardıklarını belirten BAKUT Başkanı Cihat Öz, “7 katlı bina adeta bir pestile benziyordu. kazdığımız tünelden binanın en alt girişine kadar ulaştık. Canlıya ulaşma konusunda umutsuzluğa hiç bir zaman kapılmadık. Mutlaka canlı birilerine ulaşacağımızı biliyorduk içimizden bir ses devam etmemizi söyledi. Zemin katın altından ses ve hareket algıladık ve kazmaya devam ettik. Binanı bodrum katında mahzene benzeyen bir bölüm vardı uzun süren çalışmanın ardından o bölüme bir delik açmayı başardık. Arkadaşlar delikten içeriye bakmaya çalıştıkları sırada en kaz altından çıkan bir el bize ulaştı. Ekip arkadaşlarımdan birinin elini sımsıkı tuttu.
Sonradan kapıcı dairesi olduğunu öğrendiğimiz alanda Polat çiftine ulaştık, göz göze geldiğimizde ilk iş onlara yanımızda götürdüğümüz suyu uzattık ama suyu kabul etmeyip bize burada zemzem getirdiler onu siz için sizin daha çok ihtiyacınız var cevabını alınca ne yapacağımızı ne cevap vereceğimizi şaşırdık. Bu Allah’ın bir lütfuydu. 203 saat sonra onları sağ salim dışarıya çıkarmayı başardık. Baba Muharrem Polat hayatta kalmak için elinden ne geliyorsa yapmış. Önce içerisindeki bulundukları alanı eline geçirdiği materyallerle genişletmiş. Ciğerleri acımaya başlayınca gardrobun askı borusunu koparıp betonların arasından uzatarak o boru ile hava almışlar. 7 aylık bebeklerini yaşatmak için kendi tükürük ve kanları ile beslemeye çalışmışlar. Öğrendiğimizde gerçekten çok etkilendik. Deprem bölgesinde 8 gündür anlatılsa kimsenin inanamayacağı bazı olaylara tanık oluyoruz. Yüce yaradanın kudreti ve yardımı ile oluyor her şey imkansız denilen olaylar yaşıyoruz” diye konuştu.