MERSİN ()İGFA – TÜRKONFED 24. Teşebbüs ve İş Dünyası Doruğu, ‘Cumhuriyet’in 2. Yüzyılında Yeni Periyot Yeni Ufuklar’ ana teması ve ‘Hayalimizdeki Türkiye’ mottosu ile 2-3 Aralık tarihlerinde Adana’da, Çukurova Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu’nun (ÇUKUROVASİFED) takviyesi, Adana Endüstrici ve İş İnsanları Derneği’nin (ADSİAD) mesken sahipliğinde gerçekleşti. Bölgede yer alan Adana, Mersin ve Hatay’ın birçok bahiste ortak çalışmalar yapabileceğine dikkat çeken Lider Seçer, “Ama öncelikle bölgesel bir işbirliği kalkınma stratejisinin belirlenmesi gerekir. Bunda tabi ki merkezi hükümetin alacağı kararları da önemsemek lazım” dedi.
Başkan Seçer: “Toplantının Adana’da olması bölge açısından önemli”
Zirveden sonra yaptığı değerlendirmede; toplantının Çukurova’da gerçekleştirilmesinin ve yer olarak da Adana’nın seçilmesinin düzgün bir tercih olduğunu belirten Lider Seçer, “Adana ve Mersin birçok hususta tıpkı geçmişi, bugünü, tahminen de yarınları paylaşacak olan 2 komşu kent. Buradaki her gelişme, her 2 kente yarayan gelişmeler olarak kıymetlendirilebilir. Burada değerli değerlendirmeler oldu. 2. Yüzyıl Türkiye’sinde bugünün şartlarıyla neler kurulabilir? Yakın, orta ve uzun vadede neler planlanabilir, bunlar konuşuldu” dedi.
Burada konuşulan fikirlerin belediyelere de yararı olacağına değinen Seçer, “İş insanları bu toplantıdan aldıklarıyla, önümüzdeki 10 yılları planlayacaklar. Onların başarılı olmaları, elbette kentin gelişmesine de katkı sağlayacak” dedi. Olaya biraz bölgesel olarak da bakmak gerektiğini kaydeden Seçer, “Toplantının burada olması bölge açısından da değerli. Türkiye’nin her yerinden bedelli insanların burada olması, bölgenin isminin hem Türkiye’ye, hem de dünyaya duyurulması açısından kıymetli diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Mersin, markalaşma konusunda hızla atılım yapan bir kent”
Adana’nın endüstrileşme manasında daha erken geliştiğini ve bu manada daha çok marka kent hüviyetini taşıyan bir kent olduğunu lisana getiren Seçer, Mersin’in ise bu manada yeni yeni uğraş gösteren ve son yıllarda da sahiden sevindirici bir hızla markalaşma konusunda atılım yapan bir kent olduğunu tabir etti.
Bölgesel geleceği kurgulamak manasında Adana, Mersin ve Hatay’ın çok kıymetli kentler olduğunu vurgulayan veHatay’da yapılmaya başlanan feribot seferlerinin, Mersin’de de mümkün olabileceğine dikkat çeken Seçer, “Bunun dışında çok çeşitli çalışmalar yapılabilir. Ortak turizm destinasyonları yapılabilir, ortak bölgesel etkinlikler yapılabilir. Bunun hem ekonomik manada, hem de toplumsal manada bırakacağı tesir daha fazla olur. Ancak öncelikle bir işbirliği kalkınma stratejisinin belirlenmesi gerekir. Bunda tabi ki merkezi hükümetin alacağı kararları da önemsemek lazım” dedi.
“Yatırımcıyı çekecek cazip imkanları, merkezi hükümet sunabilir”
Yatırımcıyı bu bölgeye çekebilmek için, lokal idare olarak yapmaları gereken her şeyi yaptıklarını, lakin yatırımcıyı asıl bu bölgeye çekecek cazip imkanları sunacak olanın merkezi hükümet olduğu gerçeğini lisana getiren Seçer, “Bunlardan bir tanesi de teşvik siyasetleri. Hangi dalı, hangi bölgede geliştirmek istiyorsanız, o teşvik kapsamında, o bölgeye, o bölümü canlandırma ismine avantajlar sağlarsınız. Bunun yanında yatırımcı, yatırım yapacağı bölgedeki mahallî yöneticilerin kendilerini destekleyici bir anlayış içerisinde olduğunu bilirse, zati buraya inançla gelir. Zira yatırımcı itimat ister, hukuk ister, güvenlik konusunda bir zafiyet yaşamamak ister. Yapacağı yatırım hangi alandaysa, o alanda, o bölgenin uygun olmasını ister” diye konuştu.
Adana’da ve Mersin’de son vakitlerde çok büyük yatırımların olduğunu kelamlarına ekleyen Seçer, “Öncelikle Mersin bir liman kenti. Bunun sağladığı çok kıymetli avantajlar var. Mersin Limanı hem dünyaya açılan bir kapı, hem de dünyanın her tarafından eserlerin geldiği ve bu güzergahta, karayolu koridorunda transit ticarete imkan sağlayan bir bölgede yer alıyor. Mersin-Adana- Hatay, tamamı bunun içerisinde” dedi.
