Bugün bu toprakların yetiştirdiği en büyük devrimciyi, büyük bir deha, büyük bir stratejist, büyük bir kumandan, büyük bir başkan, büyük bir devlet adamını, vücudunun dünyadan ebediyete göç edişinin 84. yıl dönümünde büyük bir hürmetle selamlıyoruz. Kurduğu cumhuriyet ve ihtilallerinin ışığında bizlere bu günümüzü sağlayan Ceddimize minnetlerimizi sunuyoruz.
Atatürk;
Mahalle mektebinde mollaların tutucu baskıları yüzünden, çocuk eğitiminin kıymetini gördü.
Askeri okulda disiplin, hiyerarşi ve çabayı gördü.
Ortadoğu’da ve Anadolu’da cehaletin ve geri kalmışlığın kötülüğünü gördü.
Anadolu halkının, ulusal uğraşa sahip çıkmasını sağlamak için; örgütçülüğün değerini gördü.
Güçlü bir ülke olmak için; toplumun gelişmesi gereğini gördü. Toplumu geliştirmek için; demokrasi gerekliydi, cumhuriyet gerekliydi.
Demokrasiyi tesis ederek, iradeyi halka vermek için 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’i ilan etmiştir. Ezilmiş, yıpranmış, sömürülmüş Türk milletine yine bir kimlik, prestij ve itibar kazandırmıştır. Yaptığı ihtilallerle yeni Cumhuriyet’te; yurttaşlık şuurunu geliştirmiş, toplumun bilgi, kültür ve refah düzeyini yükselterek geleceğe ışık olmuştur.
Yaşadığı yüzyılın en büyük devrimcilerinden olan Atatürk birçok baskı, engelleme ve tehdide karşın, hatta bazen arkadaşları tarafından yalnız bırakılmasına karşın, kararlı duruşuyla bedellerinden, unsurlarından hiç sapmamıştır.
Yaptığı inkılaplar ve yeniliklerle dünyanın en çağdaş, ilerici ülkelerine bile, devrinde, ilham olmuş, bu büyük dehanın fikirlerini yaşatmak için var gücümüzle çalışacağız.
Son devirde maalesef Atatürk’e hakaret edenlerin ödüllendirildiği bir Cumhuriyet Türkiyesi’ni yaşamaktayız. Karşı duruşlarıyla toplumu geriletip kendilerini kıymetli kıldırmak isteyen ülke yöneticileri ve yönetme savında olanlar hamaset ve din sömürüsünden beslenmeye çalışmaktadırlar.
Bizler gücümüzü Akıl, Ahlak ve Adalet hissinden, ışığımızı ulu başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten alanlar olarak ihtilallerinin sonsuz savunucusu ve yılmaz bekçileriyiz.
Yolumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün muassır medeniyetler düzeyinin üzerine çıkma amacı doğrultusunda yürüdüğümüz yol, haritamız da onun ihtilalleri ve inkılaplarıdır.
Türk Milletinin istiklaline ve istikbaline adanan 57 yıllık ömrün son bulduğu 10 Kasım’ı matem günü olmaktan çok, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirlerini, yapıtlarını ve fedakarlıklarını manaya günü olarak kabul ediyoruz. Kendisini manevi huzurunda hürmet, sevgi, hasret ve minnetle anıyoruz. Ruhu şad olsun.
Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk ve devrimleri
Yaşasın laik, demokratik, Türkiye Cumhuriyeti.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı