Sosyolog Prof. Dr. Adem Palabıyık, Millet İttifakı’nın bakanlık paylaşımına dikkat çekerek, “HDP, bakanlıklarla birlikte eşbaşkanlı Diyanet’i, CHP ise YÖK’ü istiyor” dedi.
İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Sosyolog Adem Palabıyık, “Özellikle Pençe-Kılıç Harekatı’ndan sonra YPG ve PYD’nin güç kaybetmeye başlaması, PKK için de çanların çalmasına sebep oldu. Çünkü ülkemizde artık hiçbir etkisi olmayan ve Suriye’deki yapılanmanın parçası haline gelen PKK’nın zaman içinde yok olacağı netleşti. PKK artık taraftar bulamıyor ve PKK’ya katılımlar da son iki yıldır sıfırlandı. PKK’ya katılımların bitmesinde sosyolojik açıdan özellikle Diyarbakır annelerinin rolü çok büyük ama ordumuzun ve MİT’in başarılı operasyonları, PKK’nın sonunu getirdi. PKK, artık tutunacak bir güç de bulamıyor. Çünkü HDP, PKK’ya alan açamıyor. Zaten bu sebepten HDP’nin, Millet İttifakı’na sürekli olarak şantaj yapması ve istediğimi vermezseniz yanınızda olmam tavrı, tam bahsettiğim sebeplerden hala devam ediyor. Buna açıktır ki CHP çoktan ‘evet’ demiş ama milliyetçi olduğunu iddia eden İyi Parti’nin, ülke menfaatlerini bir kenara bırakarak HDP’ye ne mesaj vereceği herkesin merak konusudur. Sırf Erdoğan gitsin de ne oluyorsa olsun söylemi veya düşüncesi sebebi ile atılacak adımların ülkemizi çıkmaza götüreceği ve ülkemizi terörün eline teslim edeceği de artık bilinen bir gerçektir. Hem CHP hem de İyi Parti heyetlerinin ABD ziyaretleri de, bu iddianın bariz kanıtıdır. Ama HDP, Millet İttifakı’na güvenmediği için PKK’ya alan açmak adına bakanlıklarla birlikte Diyanet İşleri Başkanlığını da istiyor. Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı özellikle gençlere dokunmak için oldukça önemli bir yerde duruyor. HDP, gençleri kandırarak PKK’ya katılmalarını istediği için Kur’an kursları ve imam hatip okullarına ulaşma çabası peşindedir. Mesela birçok kişiyi de üniversitelerin DİKAP bölümlerine yönlendirmiştir. Özellikle İslam’ın karşısında duramayacağını bilen PKK, HDP’ye bu talimatı vermiştir. HDP, Millet İttifakı ile protokol imzalamak ve istediklerini garanti altına almaya çalışmaktadır” dedi.
“CHP de YÖK’ün peşinde”
“Tabi sadece HDP değil CHP’de HDP gibi hesap yapan partiler arasındadır” diyen Palabıyık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“CHP’nin özellikle üniversitelere göz diktiği ve hem Kemalizmi hem de ulusalcılığı yeniden canlandırma derdinde olduğu açıktır. Öte taraftan PKK’ya sempati kazandırmanın da yolları aranacaktır. Şu bir gerçek ki, şu an birçok üniversitede özellikle HDP’ci ve ulusalcı denilen yapılar canlanma telaşındadır. Sanırım buralardan CHP’ye bazı talepler de gidiyor. Bu sebepten CHP’nin, YÖK’ü istediği artık biliniyor. AK Parti ile birlikte bölgede açılan ve başarılar elde eden üniversitelerin kadrolarını kökten değiştirmek ve muhafazakar akademisyenleri pasif etme amacını güdüyor. CHP, ulusalcı ve Kemalist yapılanmayı canlandırmak için HDP’ci yapılara da ses çıkarmıyor çünkü şu an iki yapı birbirini destekliyor. Sadece bu değil hala doçentlik süreçlerinde yaşanan sorunlar da devam ediyor. Bölge üniversitelerinden doçentliğe başvuran birçok akademisyenin dosyası reddediliyor. Özellikle belirli bölümlerde bu duvar aşılamıyor. CHP’nin yerleşmiş zihniyeti burada da karşımıza çıkabiliyor. Bölgedeki akademisyenlerin başvurularında ‘bunlar AKP’li’ söylemi hala kullanılıyor ve bazı konumlarda/yerlerde olan akademisyenler, adaletten yoksun olarak dosyaları değerlendiriyor. Eğer şimdiden böyle ise CHP’nin istediği YÖK’ü tahmin etmek bile insanı ürkütüyor.”
“HDP, Diyanet’i eşbaşkanlığa dönüştürecek”
Palabıyık, HDP’nin PKK’nın yeniden güçlenmesi için elinden geleni yapacağını ve altılı masa ile sıkı bir diyaloğa gireceğini söyleyerek, “Onlar da, son şanslarının olduğunun farkındalar ve CHP’nin geçmişini de çok iyi biliyorlar. Buna rağmen Erdoğan düşmanlığı üzerinden geçmişlerini dahi yok sayabilirler. Bunu da şu örnekten anlıyoruz. HDP, özellikle yazın devam eden Kur’an kurslarını sıkı takip ediyor. Son dönemlerde de ciddi anlamda hafız mezuniyeti başladı. Ayrıca çocuklar ve gençler Kur’an kurslarında her türlü aktiviteleri de öğreniyorlar. Böylece İslam ile barışık ve İslam’ı tanıyan, yaşayan bir nesil yetişiyor. Bu nesil, HDP’nin ve CHP’nin istediği bir nesil değildir. Bu sebepten HDP, Diyanet İşleri Başkanlığı ile bu nesli yok etmek ve istediği nesli yetiştirmek istiyor. Bunu yapmak için de eşbaşkanlık modelini Diyanet İşleri Başkanlığı’nda da uygulamayı hedef edinmiş. Bir kadın ve bir erkekten oluşan başkanlık sürecini böylece pratiğe de dökme derdi var. Sadece erkekleri değil aynı zamanda kızları da kandırabilmenin yollarını bu şekilde bulmuş. Sosyal faaliyetler ile gençleri kandırmak ve PKK’nın imamları ile birlikte süreci yönetmenin hesabını yapıyor. Bunun için zaten DİAY-DER gibi yapılanmaları var. Hatta Demokratik İslam Kongresi yapıldığı süreçte, HDP’nin bir din bürosu oluşturduğunu herkes biliyor. PKK’nın din tanımlamaları üzerinden başlayan ve dini afyon olarak sunan bağnaz anlayışı tüm tabana yaymaya çalışıyorlar. Bu nedenle HDP, eşbaşkanlık sistemi ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nı yönetmeyi, Millet İttifakı’na kapalı kapılar ardında sundu veya sunacaktır. Çünkü kendi teşkilatları bu girişimin hesabını şimdiden yapmaya başladı. Böyle bir ihtimalde Öcalanizm, din olarak kabul edilebilir” şeklinde konuştu.