Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Federal Meclis’te yaptığı konuşmada, Rusya ile ABD arasında imzalanan ve kıtalararası nükleer balistik füze kabiliyetlerinin sınırlandırılmasını içeren Yeni START anlaşmasını askıya aldıklarını duyurdu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Federal Meclis toplantısında yaptığı konuşmada Ukrayna’daki savaşa ve ülkesinin duruma dair değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda Federal Meclis üyelerinin yanı sıra Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Rus hükümetinin üyeleri, Rus diplomatlar ve Ukrayna’daki savaşta yaralanan askerler ve aileler de yer aldı. Ukrayna ile yaşadıkları krizden Batılıları sorumlu olduğunu ve bu sürecin 2014’te başladığına işaret eden Putin, “Batılı liderlerin vaatleri sahteliğe ve acımasız birer yalana dönüştü. Batı ülkeler, Ukrayna’nın radikal milliyetçi birliklerinin askerlerini eğitti, onlara silah tedarik etti. Kiev, özel askeri operasyonun başlamasından önce de Batı ile silah tedariki için görüşmeler yürütüyordu. Rusya, Donbass’ın sorunlarının barışçıl biçimde çözümlenmesi için mümkün olan her şeyi yaptı. Bununla beraber Kiev, Donbass’ın sorunlarını çözmedi, sürüncemede bırakıp oyaladı. Siyasi cinayetler işledi ve inananlara kötü muamele etti. Minsk anlaşmalarını diplomatik bir tiyatro olarak sunarken bundan gurur duyuyorlar. Rusların kanı dökülürken, Rusya samimiyetle sorunu çözmeye çalışırken onlar alay etmeye devam etti. Bu iğrenç aldatma yöntemi daha önce defalarca kullanıldı. Batı, Yugoslavya’yı, Irak’ı, Libya’yı, Suriye’yi yerle bir ederken aynı şekilde utanmazca, ikiyüzlülükle davrandı. Bu utancı asla temizleyemeyecekler. Namus, güven, edep kavramları onlara yabancıdır. Sömürü politikasını sürdürürken tüm dünyaya aşağılık olarak bakıyorlardı. Kendi halklarını da barış diyerek aldattı” dedi.
“Dünyada hiçbir ülkenin ABD’nin yurt dışında bulundurduğu kadar askeri üssü yok”
Putin, “Batı ile yapıcı bir diyaloğa açıktık ve içtenlikle hazırdık. Hem Avrupa’nın hem de tüm dünyanın eşitliğe dayalı bölünmez bir güvenlik sistemine ihtiyacı olduğunu söyledik ve ısrar ettik. Uzun yıllar boyunca bu fikri ortaklarımızla tartışmayı ve uygulanması için birlikte çalışmayı teklif ettik. Fakat ya hiç cevap alamadık ya da iki yüzlü cevaplar aldık. NATO’nun sınırlarımıza kadar genişlemesi, Avrupa’da ve Asya’da askeri üslerin kurulması. Herhalde bizden korunmak için şemsiye kuracaklardı. Dünyada hiçbir ülkenin ABD’nin yurt dışında bulundurduğu kadar askeri üssü yok. Tüm dünyada yüzlerce askeri var. Neredeyse tüm gezegen onlarla dolu. Bütün dünya silah anlaşmalarını nasıl feshettiklerine şahit oldu” şeklinde konuştu.
“Savaşı başlatan taraf Batı’ydı, bizse bu savaşı durdurmak için güç kullanıyoruz”
Batılı ülkelere güvenlik garantileri içeren bazı teklifler sunduklarını, ancak Batılıların bu anlaşmaları reddedip Kiev rejimini destekleyerek Ukrayna’nın doğusuna askeri harekat gerçekleştirildiğini belirten Putin, “Aralık 2021’de biz resmen ABD ve NATO’ya güvenlik garantileri teklifimizi sunduk. Biz net bir ‘hayır’ mesajı aldık. O zaman Batı’nın agresif duruşunun sonlanmayacağı anlaşıldı. Şubat 2014’te Kiev’in Donbass’a saldırısından da belliydi. Hatırlatmak isterim Kiev rejimi 2014’te Donbass’ı havadan bombaladı. Donetsk ve Luhansk’a saldırı düzenleyenlerin bir sonraki adım olarak Kırım’a saldıracağı belliydi. Kiev de bir sonraki adımda Kırım’a saldıracağını söylüyor. Tüm bunlar BM Güvenlik Konseyine aykırıydı. Savaşı başlatan taraf Batı’ydı, bizse bu savaşı durdurmak için güç kullanıyoruz. Evimizi ve insanlarımızın canlarını koruyoruz, Batı’nın istediğiyse sınırsız hakimiyete sahip olmak” ifadelerini kullandı.
“Kiev’e savaş için 150 milyar dolar verildi”
Batılı ülkelerin Ukrayna politikasını eleştirmeye devam eden Putin, “Kiev’e savaş için 150 milyar dolar verildi. Ukrayna’ya para akışının azaldığını da görmüyoruz. Cini şişeden çıkaranın Batı olduğunu dünyada kimse unutmadı. Ayrıca ne talep edilirse karşılığı oluyor. Böylelikle savaş sona ermiyor. ABD’nin 2021 yılından sonra başlattığı savaştan sonra ama sanki bunlar yaşanmamış gibi kendilerine barış savunucusu diyorlar. Onların trilyonlarca dolar gelirleri var. İnsan hakları ve demokrasiyi araç olarak kullanarak kendi hegemonyalarını kuruyorlar. Geçtiğimiz yüzyılda Avrupa’da Nazilerin büyümesi için çabaladılar. Bugün Ukrayna’da Nazileri büyütmek için çabalıyorlar. Her şey her yüzyılda tekrarlanıyor. Batı 2014’te Ukrayna’daki darbeyi destekledi. Ne kadar para tahsis ettikleri bile belliydi. Rusya’ya karşı saldırganlık körüklendi. Bu darbe anayasaya aykırıydı. Yugoslavya’da kullandıkları grupların kullandıkları semboller ve Neonazi sembolleri bugün Ukrayna askerlerinin kamuflajlarında yer alıyor. Ancak Batı buna karşı bir tepki göstermiyor. Bu çok şaşırtıcı. Çünkü onlar Rusya’ya karşı savaşan herkesi destekler. Rusya’ya karşıysa şeytanı bile kendi saflarına çekerler” diye konuştu.
“Biz Ukrayna halkına karşı savaşmıyoruz”
Putin hedeflerinin Ukrayna halkına saldırmak olmadığını söyleyerek, “Batılı elitler Rusya’ya stratejik yenilgi yaşatarak bizi sonsuza dek bitirme hedefini gizlemiyor. Biz Ukrayna halkına karşı savaşmıyoruz. Ukrayna halkı da Batılıların esiri oldu. Yolsuzluklar, eşitsizlik ve yoksulluk Ukrayna’da körüklendi. On yıllar boyunca Ukrayna sanayisini yerle bir ettiler. Bu nedenle asker bulmakta zorlanmadılar. Ukraynalıları koyun olarak görüyorlar. İnsanları harcanacak birer metaya çevirdiler. Bunun sorumluluğu tamamıyla Batılı elit kesimler ve Kiev rejimine aittir. Kiev’e Batı tarafından verilen silahların menzili ne kadar uzun olursa, tehdidi Rusya topraklarından o kadar uzaklaştırmamız gerekir. Rusya’yı küresel bir hedef haline getirmeyi hedefliyorlar. Biz de buna karşı misillemelerimizi yapacağız. Rusya’yı savaş alanında yenmeleri imkansız. Bu nedenle savaş yöntemlerini geliştiriyorlar” şeklinde konuştu.
“Aile, bir erkek ve bir kadın arasındaki beraberlik demektir. Dünyadaki her dinin kutsal metinleri bunu ifade ediyor”
Batı kültürünün yozlaştığını, kendi kültürlerini bundan koruyacaklarını dile getiren Putin, “Çocuklar üzerinden her türlü istismar gerçekleştiriliyor. Cinsiyetleri değiştiriliyor ve üstlerinde deneyler yapılıyor. Yetişkinlerin diledikleri gibi yaşama hakkı var. Kimse özel hayata müdahale etmiyor ve bizim de bunu yapmaya niyetimiz yok. Aile, bir erkek ve bir kadın arasındaki beraberlik demektir. Dünyadaki her dinin kutsal metinleri bunu ifade ediyor. Ama Batı, bu kutsal metinleri de sorgular hale geldi. Batı’daki elit kesimler akıllarını kaçırdı ve bunun artık tedavi edilebilir bir yanı yok. Biz bu gibi sapkınlıklara karşı çocuklarımızı korumamız gerekiyor” dedi.
“Cadı avı başlatmayacağız”
Ukrayna’daki askeri operasyonlar sırasında Rusya’ya karşı saldırıda bulunanları da hedef alan Putin, “Rusya’ya karşı ihanet içine girenler, terör eylemleri gerçekleştirenler yargı önünde hesap verecek. Ancak biz cadı avı başlatmayacağız. Gurur duyuyorum ki Rusya’nın çok milletli toplumu, vatandaşlarımızın tümü kararlı bir duruş gösterdiler. Donbass harekatını desteklediler, Donbass’ı desteklediler. Her bir vatandaşımız Donbass’ın Rusya ile olduğunu anlıyor ve bizde anlıyoruz. Tüm Rusya’ya, kahramanlarımıza, subaylarımıza, denizcilerimize, Donetsk’teki askerlerimize, vatansever askerlerimize teşekkür ediyorum. Çok geniş bir liste olduğu için sayamadığım tüm kahramanlarımıza da teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. Ukrayna’dan ilhak edilen Donbass, Herson, Luhansk ve Zaporijya bölgelerinde yaşayanlara da seslenen Putin, “Donetsk ve Luhansk Halk cumhuriyetleri ile Zaporojya ve Herson bölgelerinde yaşayan, kendi geleceklerini kendileri belirleyenlere de söylemek istediklerim var. Rusya ile, anavatanınız ile birlikte olma kararlılığınız daha güçlü hiçbir şey yok” ifadelerini kullandı.
“Yeni bölgelerin Rusya’ya bağlantı yolları oluşturulacak”
Putin, Ukrayna’dan ilhak edilen bölgelerin Rus topraklarıyla bütünleşmesi için yeni projeler hazırladıklarının altını çizerek, “Azak Denizi tekrar Rusya’nın iç denizi haline geldi. Yeni bölgelerimizin kalkınması için programlar oluşturduk. Kırım’da yaptığımız gibi buralarda da yeni istihdam alanları oluşturup yollar inşa edeceğiz, Azak Denizi kıyılarında yeni limanlar kuracağız. Uzun vadeli barış ve istikrar için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bunun için kendi tarihimiz için, atalarımız için, tarihi adaletin yeniden canlanması için, askerlerimiz orada kahramanlıklarını sürdürüyor” dedi. Putin ayrıca Ukrayna’daki savaşta ölen Rus askerlerinin ailelerine desteklerin sürdürülmesi için vakıf kurulması talimatı verdiğini de belirtti.
“Yeni Start anlaşmasına katılımımızı katılımızı askıya alıyoruz”
Putin ayrıca konuşmasında Rusya ile ABD arasında imzalanan ve kıtalararası nükleer balistik füze kabiliyetlerinin azaltılmasını içeren Yeni START anlaşmasını askıya aldıklarını duyurdu. Putin, “Bugün Rusya’nın Yeni Start anlaşmasını askıya aldığını duyurmak zorundayım. Tekrar ediyorum, anlaşmadan çekilmiyoruz askıya alıyoruz” dedi. Anlaşmanın uygulanabilirliğinin ortadan kalktığını savunarak anlaşmayı askıya aldıklarını belirten Putin, “NATO, Şubat ayında Rusya’dan stratejik silahlara ilişkin anlaşmaya geri dönmesini istedi. Askeri tesislerimizi de denetlemek istiyorlardı. İçinde bulunduğumuz bu çatışma halini düşünülecek olursa bu çok saçmaydı. Ancak bizim denetim gerçekleştirmemize izin vermiyorlardı. NATO, Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nın tarafı olmak istediğini söylüyor. Bu bizim için uygun, ancak bunun için geç kalındı. Çünkü NATO içinde birçok nükleer güç bulunuyor. Anlaşma ilk olarak 1991 yılında Sovyetler Birliği ile ABD arasında imzalandı. O dönemde koşullar çok farklıydı. Sovyetler Birliği’nin ve ABD’nin birbirlerini düşman olarak görmedikleri bir düzeydeydi. Hepsi geçmişte kaldı. İlişkilerimiz kötüleşti” şeklinde konuştu.
“Rusya’nın nükleer kuvvetlerini en son sistemlerle donatma seviyesi yüzde 91’i aşıyor”
ABD ile yaşadıkları nükleer yarışta geride kalmamaları gerektiğini vurgulayan Putin, “ABD’liler yeni nükleer silahlarını geliştirme süreçlerine giriyor. Rusya’nın da yeni nükleer silahlarını geliştirmesi gerekiyor. Kimseyle yarışmıyoruz. Ancak onlar nükleer denemelerini sürdürdükçe bizim de sürdürmemiz gerekiyor. Rusya’nın nükleer kuvvetlerini en son sistemlerle donatma seviyesi yüzde 91’i aşıyor. Kazandığımız deneyimi dikkate alarak ordunun tüm birimlerinde aynı yüksek nitelik seviyesine ulaşmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Ticaret yolumuzu geliştiriyoruz”
Ukrayna savaşının ardından Batılı ülkelerin kendilerine karşı aldığı ekonomik yaptırım kararlarının Batılılara daha çok zarar verdiğini savunan Putin, “Bize karşı yaptırım uygulayanlar kendi ayaklarına sıkıyor. İstihdamda sorunlar yaşıyorlar, enflasyon ve ekonomik sorunlar yaşıyorlar. Bunun suçunu da Rusya’ya atıyorlar. Rusya’nın mallarına el koydular ve enflasyonu körüklemek için her şeyi yaptılar. Bu bir hırsızlıktır. Halkımıza ıstırap çektirmek, diz çöktürmek istiyorlar” dedi. Buna rağmen aldıkları ekonomik önlemlerle bu baskıyı püskürttüklerini belirten Putin, “Ortak çalışmayla istihdamı koruduk, finans sistemini, girişimcileri destekledik. Ekonomimizi güçlendirmek için 1 trilyon ruble bütçe oluşturduk. 2022 yılı sonuçlarına göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla yüzde 2.1 daraldı. Batı, Rus ekonomisinin yüzde 25 olacağını söylüyordu. Rus firmaları lojistik zincirleri yeniden kurdular. Bizimle çalışmak isteyen birçok ülke varmış. Dost olan ülkelerle ticaret hacminde yüzde 50 artış oldu. Kazakistan, Moğolistan, Çin’e kadar ticaret yolumuzu geliştiriyoruz. Hazar Denizi’ne kadar yollarımızı geliştireceğiz. İran, Pakistan ve birçok ülkeyle bu yolları geliştireceğiz. Rusya içindeki yolların yüzde 85’i yenilenecek. Okullardan köylere kadar ücretsiz gaz temini için imkanlarımızı kullanacağız” diye konuştu.
“Biz nasıl dost olunacağını biliriz”
Putin, “Biz nasıl dost olunacağını biliriz, verdiğimiz sözleri tutarız, kimseyi hayal kırıklığına uğratmayız ve güç durumlarda destek oluruz. Pandemi döneminde İtalya dahil pek çok ülkeye yardım ettik. Depremlerin ardından Türkiye ve Suriye’ye hemen yardıma gittik” şeklinde konuştu. Putin ayrıca Rusya’da önümüzdeki Eylül ayındaki yerel seçimlerin, 2024 yılında yapılmasını planlanan devlet başkanlığı seçimlerinin yasalara uygun bir şekilde gerçekleştirileceğini ifade etti.
Putin’in çağrısıyla ayrıca savaşta ölen askerler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.