ANKARA – IŞİD’in Kobanê’ye yönelik taarruzlarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto hareketleri münasebet gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Liderleri, Merkez Yürütme Şurası (MYK) üyelerinin de ortalarında bulunduğu 17’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 20’nci çeşit duruşmasının birincisi Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görüldü.
Dava kapsamında Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan siyasetçiler duruşma salonunda bulunurken, HDP eski Eş Liderleri Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eş Lideri Gültan Kışanak SEGBİS ile davaya katıldı.
DEMİRTAŞ: 7 BİN TL NEREDE 32 YIL AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET NEREDE?
Gelen evraklarlara dair konuşan Demirtaş, davada tabir veren müştekilerim tazminat taleplerini eleştirdi. Evrakın müştekilere gereğince anlatılmadığını belirten Demirtaş, “Sanki bir tazminat davasıymış bu bireylere uğradıkları ziyanı tazmin fırsatı doğmuş. Müştekilerim tek tek bizim huzurumuzda dinlenmemesinin sakıncısı açığa çıkıyor. Onlar da bilmiyor. Dava tazminat davası olarak geçiyor. 7-8 Ekim Kobanê provakasyonuyla ilgili ‘fail kimdir bu beşerler bunla suçlanıyor halinde sorular sorulmuyor. Benim olayları azmettirdiğimi nereden biliyorsun diye soracaktım. Bu müşteki beyanların tamamının yöntemsiz dinleme olarak evraka girmiş. Bunların hiçbiri kanıt değildir. Bu kadar ağır suçlamayı yöneltirken 7 bin TL talep ediyor. 7 bin TL nerede 32 kere ağırlaştırılmış müebbet nerede? Bunların hiçbirini kabul etmiyoruz” dedi.
Dosyaya giren ‘belgelere’ dair tenkitlerde bulunan Demirtaş, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu da hatırlatarak, “Türkiye’nin her yerinde bu davanın kumpasçısı olan İçişleri Bakanı’na bağlı gruplar bilhassa bilgi ve evrak ile evraka daima girmeye çalışıyorlar. Kumpasçı Süleyman Soylu’nun elindeki bütün grup Kobane kumpas davasına evrak gönderiyor. Hakkari valiliğinden gelen evrak bir hafta içinde gelmiş, biz istesek bir hafta içinde alamayız. Lakin bir evrak gördüğü an kumpasçı Süleyman Soylu çabucak kanıt diye evraka gönderiyor” diye konuştu.
‘TÜRK MİLLETİ İSMİNE GÖZ YAŞARTICI KARARLAR VERİLİYOR’
HDP İstanbul Vilayet Eş Lideri Ferhat Encü’yü hatırlatarak, “Ferhat Encü dün İstanbul’da kumpasçı Süleyman Soylu’nun görevlendirdiği polis tarafından tokat atılan, eski milletvekilimiz, Roboksi’de ailesi katledilen şahıstan kelam ediyoruz. İmamoğlu davasında verilen ceza kararı ile ilgili siyasi olduğundan kaynaklı iddaa olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bizim belgemiz tez değil mahkumiyet kararımız var. Tarafsız, bağımsız yargı Türk milleti ismine göz yaşartıcı kararlar veriyor” sözlerini kullanan Demirtaş şöyle devam etti:
“Mahkemeler bağımsız ya; 6 yaşında çocuğa tecavüz eden bireyler için 2 yıl boyunca iddianame hazırlanmış ve gözaltı kararı dahi verilmemiş. Kamuoyundan reaksiyon gelince gözaltına alınıyor. Neredeyse hepimiz örgüt üyeliğinden yargılanıyoruz. Üst sondan ceza verirseniz 9 yıl 10 ay verirsiniz. Bunun yatarı 6 yıl. Burada 6 yıldan fazla yatan arkadaşlarımız var. 67 yılla suçlanan kişi gözaltına dahi alınmamış. Mahkemelerin ne kadar siyasete bakarak karar verdiklerinin örneği. Kamuoyu baskısıyla duruşma günü değiştiren mahkeme gördünüz mü? Kamuoyunda reaksiyon gelince heyet tabiatıyla toplanıp kendi orta kararından rücu etti. İmamoğlu’na siyasi yasak getirilecek formda mahkumiyet verdi, birebir yargı, benim şikayetçi olduğum eski AKP’li milletvekili bin TL para cezası verildi. Kendisi ve avukatı duruşmada bile bu kelimeyi kullanmadı. Niçin bizimle ilgili hakarete bulunmuş.”
‘BU TRAJEDİYE SON VERECEĞİZ, SEÇİME BEŞ AY KALDI’
“Türkiye’de bekli başlı Mahkemeler AKP’nin seçim kurulu üzere çalışıyor. Heyetiniz ve savcınız bunu yapıyor. Seçim kazandırma faaliyeti yürütüyor” tabirlerini kullanan Demirtaş kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Söz konusu olan dik duran muhalefet, Kürtler, bayanlar olunca gösterilen muamele budur. Ya tokat atılıyor ya sokakta katlediliyor. Bu trajediye son vereceğiz. Seçime beş ay kaldı. Seçim sonuçlarına nazaran nasıl bir adalet müessesi oluşması gerekiyorsa onun da uğraşını şimdiden veriyoruz. Herkesin gözünün içine baka baka AKP’li MHP’li olduğunu söyleyen şahıslar gelip hakim savcılık. Kürsüsüne oturup diğer bir siyasi partinin temsilcisini yargılayabiliyor. Ya da cemaatten çıkan şahıslar polis olup sokakta karşısına çıkan her Kürt’ü düşman olarak görüp tokat atıyor, bayanları saçlarından tutup azap ile gözaltına alıyor. Bunun ismine da devlet deniyor.“
‘CANIMI ORTAYA KOYACAĞIM BU HALKIN İRADESİNİ EZDİRMEYECEĞİM’
Demirtaş, mahkemenin tavrına reaksiyon göstererek, “Üç HDP yöneticisi AKP’li yöneticileri yargılayabilir mi? Çok absürt olur. Düşünün Garo Paylan, Saruhan Oluç, Meral Danış Beştaş, cübbe giymiş ve AKP yöneticilerini yargılıyor. Ne kadar absürt olur. Burada kendimizi kandırmayalım” dedi ve şöyle devam etti:
“Biz bunu kabul etmiyoruz, teşhir ediyoruz. siz taraflısınız. İktidardan beklentiniz ve ideolojik bağınız var. Bunları sizi küçük düşürmek için söylemiyorum, AİHM kararına dayanarak bunları söylüyoruz. Siz elinizdeki hangi karara dayanarak hatalı muamelesi yapıyorsunuz? Hangi karar var bize terörist muamelesi yapıyorsunuz? Bizim elimizde iki tane kapı üzere karar var. Siz bizi neyle yargılıyorsunuz? Mahkeme kararını tanımayan bir heyet bizi hangi sıfatla yargılıyor? Siz bu kararları uygulamadığınız surece tarafsızlık argümanınız fostur. Bu kadar haksızlık yapacaksınız, cübbe giyip hakim taklidi yapacaksınız? Kabul etmiyoruz. Bu belgeden çekilmelisiniz. Sizi reddediyoruz. Sizi açıkça belirttiğim münasebetlerle reddediyorum. Bizimle ilgili yargılama yapamazsınız. Savcı da yapamaz. Savcının reddi yok fakat, onuru var. Çekilmeli. Cumhurbaşkanı avukatlığı yaptığını size geçen duruşmada söyledim. Bizim ömrümüz burada bitebilir boyun eğmeyeceğiz. Bize bunları yapanların hesabını çatır çatır soracağız. Biz halkımızın iradesini temsil ediyoruz. Milleti temsil edene tokat atanı da yargılayanları da hesap soracağız. Canımı ortaya koyacağım yeniden halkın iradesini ezdirmeyeceğim. Bu iktidar bu seçimde sandığa gömülecek. Ağzıyla kuş sürüsü tutsa sandığa gömülecek. “
DEMİRTAŞ’IN KONUŞMASINI KESTİ
Demirtaş’ın konuşması devam ettiği sırada mahkeme lideri “Siyaset yapma” diyerek Demirtaş’ın konuşmasını bitirmesini istedi. Demirtaş, “Ömrümüzün altı yılını direnerek verdik. Bu zulmü içimize sindirmeyeceğiz. Bizi hücrelere…” tabirlerini kullandığı sırada mahkeme lideri SEGBİS’in sesini kapattırdı ve Demirtaş beyanlarına devam edemedi.
Bu duruma itiraz eden Sebahat Tuncel’e de “uyarı” yapıldı.
Mahkeme heyeti Demirtaş’ın ret talebini kıymetlendirdi. Mahkeme lideri Demirtaş’ın, “duruşmayı uzatmak için mahkemeyi ret ettiğini” belirterek bu talepi reddetti.
YÜKSEKDAĞ: BU HALKIN İRADESİNE HÜRMET DUYMAYI ÖĞRENECEKSİNİZ
Mahkeme heyeti bunun akabinde HDP Eski Eş Lideri Figen Yüksekdağ’a kelam verdi. Demirtaş’a yönelik mahkemenin tavrına reaksiyon gösteren Yüksekdağ, “Selahattin Bey’in kelamını gasp ettiniz. Bu halkın iradesine hürmet duymayı öğreneceksiniz. Selahattin Bey’in mikrofonunu açın. Heyetiniz hatanın kendisi haline geldi” tabirlerini kullandı ve şöyle devam etti:
“İmamoğlu’na siyasi yasak veren mahkemeden hiç farkınız yok. Bizi yanıltmıyorsunuz. Operasyon masası olduğunuzu kanıtlıyorsunuz. Artık tartışılması gereken gelen evraklar değildir. Selahattin Bey’in mikrofonunu açın ve kelamını tamamlamasına tahammül edin.”
Diğer siyasetçiler de mahkeme heyetine reaksiyon gösterdi ve Demirtaş’a kelam hakkının geri verilmesini talep etti. (DUVAR)
