Eskişehir’de geçirdiği trafik kazası sonrası hayatını kaybeden bir verici kalp, karaciğer ve böbrek nakli bekleyen 3’ü Ankara’da 1’i Eskişehir’de olmak üzere 4 hastanın hayata tutunmasını sağladı.
Sağlık Bakanlığı Organ Nakil Merkezi’nden Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne gelen umut dolu haber yüzlerin gülmesine sebep oldu. Merkez tarafından hastane yönetimine Eskişehir’de geçirdiği trafik kazası sonrası beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybeden bir vericiden sıra bekleyen hastalara nakil edebilmesi için kalp, karaciğer ve böbrek olduğu haberi verildi. Hemen kalp, karaciğer ve böbrek nakli bekleyen hastaların sırasını kontrol eden Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Organ Nakil Merkezi doktorları, kalp bekleyen 44 yaşındaki Soner Akyol, karaciğer bekleyen 44 yaşındaki Mehmet Duacıgil ve böbrek bekleyen 46 yaşındaki Gül Özden’in nakil için ilk sırada olduklarını gördü. Uzun süre bu umut dolu haberi bekleyen hastaların ailelerine hemen ulaşan doktorlar, gerekli tetkiklerin ardından Akyol’u, Duacıgil’i ve Özden’i eş zamanlı ameliyata aldı. Ameliyatı başarıyla tamamlayan doktorlar ise nakil ameliyatı gerçekleştirilen hastaların genel durumun iyi olduğunu ve şu anda aktif yaşam hayatlarını idame ettirebildiklerini ekledi.
Ayrıca, Eskişehir’de hayatını kaybeden vericinin diğer böbreğinin ise Eskişehir’de böbrek nakli bekleyen bir hastanın tetkiklerinin tamamlanmasın ardından nakil işleminin gerçekleştiği de bildirildi.
“Organ bağışçısı oranı şu anda milyonda 4 civarında”
Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nin şu anda kalp, karaciğer, akciğer ve böbrek nakli gibi solid organ naillerinin yapıldığı tek devlet hastanesi olduğunu dile getiren Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Organ Nakli Mesul Müdürü Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, “Hastanemiz açıldığı günden bu yana 277 adet solid organ nakli gerçekleştirdi. Bunun 148’i böbrek, 73’ü karaciğer, 32’si akciğer ve 24’ü de kalp nakli idi. Her nakil canlıdan olmuyor. Bazıları için organ bağışı oldukça önemli. Özellikle kalp ve akciğer naklini günümüzde sadece organ bağışçılarından alabiliyoruz. O nedenle organ bağışı çok önemli ve şu an oran olarak da ülkemiz oranları maalesef Avrupa’nın ve dünyanın en alt oranlarını temsil ediyor. Pandemi ile biraz daha düştü ama ortalama olarak yüzde 6’lardaydık. Pandemide bu yarılara kadar düştü ama ortalama olarak şu anda milyonda 4 civarında. Halbuki Avrupa ülkelerine bakacak olursanız bu milyonda 25 ve 45 arasında değişiyor. Eğer biz buna ulaşabilirsek, bunu sağlayabilirsek şu anda organ bekleyen tüm hastalara organ ulaştırabilmemiz mümkün olacak diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Bostancı, Ankara Bilkent Şehir Hastanesinde 14 ülkeden 77 hastaya da solid organ naklinin gerçekleştirildiğini belirtti.
“Aynı anda 3 farklı ameliyathanede nakilleri gerçekleştirdiler”
Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşanmasından 15 gün sonra Eskişehir’den organ bağışı olduğunu söyleyen Bostancı, “Bunu değerlendirdiğimizde hastanemize kalp, karaciğer ve böbrek kiti olmak üzere 3 organ sunuldu. Ekiplerimiz, oraya giderek bu organları aldılar, buraya getirdiler ve aynı anda 3 farklı ameliyathanede nakilleri gerçekleştirdiler” diye konuştu.
“Türkiye’de yaklaşık bin 200 kişi kalp nakli listesinde beklemekte ama biz yılda sadece 90 tane yapabiliyoruz”
Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Kalp Nakil Sorumlusu Prof. Dr. Ümit Kervan ise şu anda tedavide kullanılan teknolojik cihazlarla hata payını sıfıra kadar indirebildiklerini vurgulayarak, “Büyük komisyonlarla bu karar veriliyor, o komisyonlar bir kişinin verdiği kararlar değil. Türkiye’de yaklaşık bin 200 kişi kalp nakli listesinde beklemekte ama ancak biz yılda sadece 90 tane yapabiliyoruz. Kalp nakli yoğun bakımında 4 yaşında kalp nakli bekleyen çocuklar da var, 19 yaşında genç hastalarımız kalp nakli bekliyorlar. Bu hastalarımızın ortalama yaşam beklenti süresi bir yıl civarında. Ülkemizde ise ortalama 8-9 ayda ancak acil nakil yapabiliyoruz. Hastaları yaşatabilmek için mümkünce elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
“Ben sağlık olarak kendimi iyi hissediyorum ama arkadaşım için üzücü, üzüldüm”
Sağlıklı bir hayata kavuşmak için yaklaşık bir yıldır nakil beklediğini belirten ve bu bekleyiş sonucu karaciğer nakli gerçekleşen hasta Mehmet Duacıgil, “İlk başta hocalarımız ilaçlarla denetlediler ve tedavi etmeye uğraştılar. Daha sonra nakil olmam gerektiği söylendi ve nakil oldum. Ben sağlık olarak kendimi iyi hissediyorum ama arkadaşım için üzücü, üzüldüm. Kendisini tanımıyorum ama teşekkür ediyorum. Allah razı olsun onlardan. Herkesin yapması gereken bir şey” ifadelerine yer verdi.
“25 senedir diyalize girdiğim halde hiç ümit etmemiştim”
Böbrek nakli gerçekleşen Gül Özden ise 25 senedir diyaliz tedavisi gördüğünü be hiç ummadığı anda nakil haberi aldığını ifade ederek, “Her şey daha iyi, düzelmeye başladı bu aralar. Moralim de yerinde. İnşallah daha iyi seviyelere çıkarız. Şu anda da iyiyim. Çıkışımı bekliyorum, bir an önce düzelmiş şekilde eve gitmek istiyorum. Diyalizden kurtulmak istiyorum. Bunları ben hiç hayal etmemiştim. 25 senedir diyalize girdiğim halde hiç ümit etmemiştim. Bir anda çıktı karşıma. Bundan sonra da inşallah diyalize girmeden hayatımı devam ettiririm. Aslında ben bu zamana kadar bu ameliyattan çok korkuyordum. Hiç o kadar da korkulacak bir şey yokmuş. Gerçekten 5 gün içinde insanlar çok güzel bir şekilde, diyalize girmeden evine geçebiliyor. Herkesin de bir verici olmasını çok istiyorum. İnsanların diyalize girip hayatlarını bu şekilde devam etmeleri gerçekten çok zormuş. Ben bunu nakil olduktan sonra anladım. Çok daha iyi hayat şartlarında yaşayabilirler. Verici olan insanlara da gerçekten çok teşekkür ediyorum. Daha çok olmasını, daha çok artmasını isterim” değerlendirmesinde bulundu.
Ayrıca Ankara’da organ nakli ameliyatı olarak hayata tutunan alıcılar, kendilerine organlarını bağışlayan vericinin ailesine teşekkür ederek, şükranlarını sunmayı da unutmadılar.