Küçük yaşlardan itibaren sıklıkla kalp çarpıntısı, yorgunluk gibi sorunlar yaşayan, sonrasında kalp yetmezliği geliştiği öğrenilen 19 yaşındaki İbrahim Atakan Akkuş’a üç boyutlu haritalama yöntemiyle tedavi uygulandı. Üniversite sınavına hazırlanan ve doktor olmak istediğini söyleyen Akkuş, “Problemlerim çocukluktan geliyordu, sonradan ilerlemeye başladı. Başka hastanelere gitmiştim, bulamadılar. Koşuyolu’ndaki ameliyat sonrasında çarpıntılarım azaldı. Hedefimde diş hekimliği var; inşallah kazanacağım, insanların sağlığını düzeltmek gibi güzel bir şey yok” dedi.
Erzincan’da yaşayan İbrahim Atakan Akkuş, küçük yaşlardan itibaren kalp çarpıntısı, yorgunluk gibi belirtileri nedeniyle sıkıntılar yaşadı. Edinilen bilgiye göre yıllar içerisinde birçok kez doktora giden gencin hastalığı daha önce tedavi edilemezken bugün 19 yaşına gelen Akkuş, Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde kalbinde ritim bozukluğu ve buna bağlı kalp yetmezliği olduğu ifade edilen genç için hemen işlemlere başlandı. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Abdülkadir Uslu ve ekibi tarafından hastaya 3 boyutlu haritalamayla ablasyon tedavisi uygulanmasına karar verilerek operasyon gerçekleştirildi. Başarılı geçen operasyonun ardından genç hasta, taburcu edildi. Üniversite sınavına hazırlanan Akkuş, yaşadığı süreci anlatırken insanları sağlık sorunlarından kurtarmanın çok anlamlı olduğunu, doktor olmak istediğini ifade etti. Doç. Dr. Abdülkadir Uslu ise Akkuş’a uygulanan tedaviye ilişkin bilgiye vererek, kalp hastalıklarında erken tanının önemine dikkat çekti.
“Fonksiyonları yüzde 30’lardan yüzde 60 dediğimiz normal düzeylere geldi”
Genç hastasına uygulanan tedaviye ilişkin bilgi veren Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Abdülkadir Uslu, “Erzincan’dan gönderilen, daha önce birkaç ayrı merkeze başvurmuş bir hastamızdı. Bize gönderilme nedeni kalp yetmezliği ve ritim bozukluğu olması. Hastaya 3 boyutlu haritalamayla atriyal fibrilasyon ablasyonu planladık. Ülkemizde büyük ve önemli merkezlerden birkaç tanesinde yapılan bir işlem. Yaklaşık bir buçuk, iki saat civarında bir süreçte hastada öncelikle aritmisinin haritalanması, ardından da uygun bölgelerin ablasyonuyla yaptığımız bir işlem. Çocukluk döneminde bu çarpıntıların küçük yaşına bağlı olduğunu ifade etmişler ve çok önemsenmemiş. Ardından geçen 5 yıllık süreç sonrasında arkadaşlarıyla birlikte oynayamadığını, nefesinin çok çabuk daraldığını, ortaokul dönemlerinde bile 1 saat kadar arkadaşları koşup oynarken kendisinin 10 dakika içerisinde tıkandığını ifade ediyor. İşlem sonrası hastanın kalp fonksiyonları yüzde 30’lardan yüzde 60 dediğimiz normal kalp fonksiyonu düzeylerine geldi. Birkaç ay içerisinde de hastanın hiçbir şekilde şikayeti kalmadı. Biz bu işlemi yapmasak hasta ne gibi bir süreç yaşayacaktı, kalp yetmezliği gelişmiş olan bir hasta. İşlem sonrası hastanın kalp fonksiyonları düzelmezse muhtemelen 5-10 sene içerisinde her ay bir hastaneye gitmek, en az 8-10 tane ilaç kullanmak zorunda kalacak, hayat kalitesi ciddi anlamda düşecek ve belki de yaşam süresi normal bir yaşam süresinden çok daha kısa olabilecekti. Şu an normal 19 yaşında hiçbir kalp hastalığı olmayan bir kişiyle aynı şekilde bir hayat kalitesi ve yaşam sürmekte” şeklinde konuştu.
“Çarpıntı şikayetleriyle defalarca başvurmuş, defalarca holter takılmış”
Tedaviyle birlikte 19 yaşındaki İbrahim Atakan Akkuş’un önemli problemlerden kurtulduğunu, kalp hastalıklarına yönelik erken teşhisin büyük önem taşıdığını vurgulayan Doç. Dr. Abdülkadir Uslu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hastamızın ifadesiyle ilkokul çağlarında hissediyormuş ancak tespit edilememiş. Evet, bu aritmide gerçekten böyle olur. Biz aritmileri elektrokardiyografide net olarak görmedikçe hangi tür bir aritmi olduğunu, ne tür bir ablasyon tedavisi uygulamamız gerektiğini kestiremiyoruz. Çarpıntı şikayetleriyle defalarca başvurmuş, defalarca holter takılmış ama tespit edilen bir şey olmadığı söylenmiş. Pulmoner venlerden kaynaklanan bu ekstra atımlar, yaş ilerledikçe daha devamlı dediğimiz aritmilere sebep olabilmekte. O zamana kalmadan veya erken dönemde yakalanarak akciğerlerden gelen toplar damar kaynaklı bu çarpıntıların ablasyonu büyük önem arz ediyor. Hastamız bu süreci kaçırmıştı ve kalp yetmezliği gelişmişti. Tekrar eski kalp fonksiyonlarına kavuşmuş olması hepimizi mutlu etti. Çarpıntıyla başvuran birçok hastada öncelikle bunun psikolojik olduğunun düşünüldüğünü görüyoruz. Holterlerde bir şey tespit edilemediği zaman bu hastada olduğu gibi ’Aritminiz yok’ şeklinde ifadeler görüyoruz. İki kere elektriksel şok uygulanmış ancak başarılı bir sonuç elde edilememiş. Çok şükür, hastamız şu an gayet iyi. Bu hastamızın normal bir bireyden hiçbir farkı yok, bizim için en önemli şey; hem uzun süreli yaşam kalitesini bozan kalp yetmezliği gibi ciddi bir rahatsızlıktan kurtulmuş olması hem de uzun süre birçok ilaç kullanımından ve bu ilaçların gelişebilecek komplikasyonlarından kurtulmuş olması. Kalp yetmezliği gelişmeden bu tip devamlı çarpıntısı olan hastalarda mutlaka erken tanı çok büyük önem arz ediyor.”
“İnsanların sağlığını düzeltmek gibi güzel bir şey yok, hedefimde diş hekimliği var”
Çocukluğundan bu yana yaşadığı sağlık sorunlarının hayatını etkilediğini ifade eden, Erzincan’da yaşayan ve üniversite sınavına hazırlanan 19 yaşındaki İbrahim Atakan Akkuş, “Problemlerim çocukluktan geliyordu, sonradan ilerlemeye başladı. Ortaokul, lise, lisede daha çok ilerledi. Arkadaşlarım mesela koşabiliyorlar, hareket edebiliyor ama ben onlar kadar rahat hareket edemiyordum. Anında yorgunluklar kendini gösteriyordu, ameliyat sonrasında çarpıntılarım azaldı. Şimdi arkadaşlarım gibi ben de istediğim gibi hareket edebiliyorum. Çocuğun hareket edememesi gibi bir kötülük, zorluk var, bu; insanın çocukluğunu yaşayamaması gibi bir şey. Son zamanlarda artık bunu yendiğimi düşünüyorum. Daha öncesinde başka hastanelere gitmiştim, bilindik hastanelere de gittim, sorunları bulamadılar, yaşım da küçüktü. Ailemde ırsi olarak kalp rahatsızlığı var. O zamanlar sıkıntıyı çözememişlerdi en son artık buraya geldikten sonra Abdülkadir Hoca, sorunumu çözdü. Şimdi hedefimde diş hekimliği var, inşallah kazanacağım, insanların sağlığını düzeltmek gibi güzel bir şey yok. Bir yandan da bu yüzden istiyorum” dedi.